kütüphaneye borç takmak

entry5 galeri
    4.
  1. küçük yaştaki kitap kurdunun pırıltılı edebiyat geleceği sebebiyle kütüphaneye borçlu olduğunu unutması.
    çocuk yaşta mahalle arası maçlarını ve oyuncaklarını görmezden gelenin, kütüphaneye giderek, resimli kitapların resimlerini gözden geçirmesiyle başlayan tutkusu, zamanla okumayı sökmesi ve kütüphaneyi daha sık ziyaret edip kitapları okumasıyla devam eder. okulunda derslerine çok çalışan ve kitap üstüne kitap okuyan öğrenci, kütüphaneyi ikinci evi kabul eder ve kitapları adeta yutarak okur. italyan filozof campanella' nın deyişi gibi ' dünyanın bütün hazinelerini önüne serseler, kitap okumaktan ve öğrenmekten vazgeçiremezler onu. '
    lisede yaşıtları ders asıp kız peşinde koşarken, kendisi entellektüel kaygılara sahip depresif bir birey olur ve yazmaya ve düşünmeye başlayıp, nietzsche, sartre, campanella, sokrates, platon ile tanışır. sonu gelmez merak ve sorular kitaplara dökülerek giderilmeye çalışılır ve yazma tutkusu başlar.
    artık üniversite zamanı geldiğinde, her konuda birikim sahibi genç adam, yazarlık kulüpleri ve yayın evleri arasında mekik dokur ve ilk kitabını diplomasını almadan çıkrır. yazmanın sonu gelmez, kitapların ardı arkası kesilmez ve duygular, isyanlar, kaçınılmaz entellektüel kaygıların ağır bunalımları kitaplara dökülür ve ünlü bir yazar ortaya çıkar. yazar ünlü olunca okumayı kendisine sevdiren kütüphaneye teşekkür borcunu unutur ve ağır bir borca girer kütüphaneye karşı. yine de kitapları kütüphane raflarına girdikçe, çalışanların gururlu yüzleriyle takdimi söz konusudur.
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük