Tecrübe dünyanın en pahalı şeyi derler. Biz hala yeterince bedel ödemedik sanırım bu tecrübe için. Bu nasıl oluyor anlamıyorum. Bu ülkenin geçmişi bunun gibi bir çok olayla dolu. Bu olayların ülkeyi nereye götürdüğü, kimlerin bu işten karlı çıktığı senelerdir konuşulan şeyler. Ve biz hala ellerimizde satırlar sokakta kendi adaletimizi kurmaya çalışıyoruz. Biz neden bu tecrübeyi kazanamıyoruz. Bu kadar mı içimize işledi şiddet. Bütün bir geçmişi unutacak, insanlığın nereye gittiğini göremeyecek kadar mı içimize işledi bu şiddet. Benim için umut yerini endişeye bırakmış durumda. Tam barışın dili konuşulmaya başlanıyorken bu dilin birden bire savaşın diline dönmesi endişesi. insanlık atom altı dünyayla uğraşırken ırkçılık yüzenden daha fazla insanın ölecek olmasının endişesi. Geleceği karanlık bir ülkede yaşamaya devam etmenin endişesi. Bir tüfeğin satılabilmesi için on insanın ölmesi gerekir beyler. Tüfeği satan adamın lüks bir evde oturabilmesi için binlerce tüfeğin satılabilmesi gerek. On binlerce insanın ölmesi gerek. Bizi pohpohlayıp ölmeye ve öldürmeye gönderen adamların tek derdi de bu. Daha fazla tüfek daha fazla lüks. Bizim nasıl yaşadığımız bi taraflarında bile değil. Endişeliyim ve çok üzgünüm. Çünkü sokaklarda savaş çığlıkları atan adamlar oldukça biz daha çok öleceğiz. Tecrübe dünyanın en pahalı şeyimiş. Bize onbinlerce ölü yetmedi bakalım daha ne kadar öleceğiz.