bugün imax salonunda izlediğim film. (3d izlemenin en belirgin olduğu sahne voldi'nin ölümü ayrıca, gerisi fos) sıcağı sıcağına hemen izlenimlerimi yazayım efendim. öncelikle david yates, otur sıfır. harry potter efsanesini kapatıyorsun be adam, efsane bir final çekeydin. bitse de gitsek tarzında çekip, içine etmişin kitabın. neyse.
--spoiler--
* hermione'nin bellatrix olduğu sahneler baya komikti. tebrikler helena bonham carter, içindeki hermione'yi bundan güzel yansıtamazdın. gringotts'taki sahneler de fena değil, güzeldi diyebilirim. yalnız bellatrix'in kasasında dokundukları her şey çoğalırken, kendilerinde de (harry, ron, hermione) yanık izleri, yaralar oluşması gerekiyordu. burada sadece çoğaldıkları için bebeler bir tür eşyalar içinde boğulma tehlikesi atlattı.
* ollivander ölüm yadigarları 'nı bilmiyordu kitapta. burada maşallah, hepsini anlattı adam.
* o carrow kardeşler sadece büyük salon'da snape'in arkasında durmak için mi varıdı? hani nerede luna'yla harry'nin rawenclaw kulesi'ne gitmesi, orada alecto carrow 'la karşılaşmaları, amycus carrow 'un prof. mc gonagall 'ın yüzüne tükürüp, sonra harry'nin "bunu yapmayacaktın" diye ortaya çıkması... hiçbiri yok, oysa o sahneyi o kadar bekledim ki. bir de luna vazgeçirdi harry'i rawenclaw kulesi'ne gitmekten, allah cezanı versin david yates.
* normalde kayıp diademin bir hortkuluk olduğunu harry kendi kendine buluyordu. oysa burada helena rawenclaw 'dan öğrendi. olmamış diyorum gene. neyse harry'nin iç sesini veremediğinizi varsayarak tamam diyelim.
* severuuuuss, ah severus, can severus... lily'nin ölü bedenini tutup hıçkıra hıçkıra ağladığın o sahne vardı ya, yemin ederim gözüm doldu lan. sen neymişsin be abi, kıymetini bilememişiz senin. dumbledore out, snape in. (bkz: snape ölmedi kalbimizde yaşıyor)
* dumbledore'la harry'nin king's cross sahnesi komediydi. dumbledore rüyaya giren ak sakallı dede kıvamında bir şeyler dedi gitti. koskoca albus dumbledore 'u ne yapmışsınız ya, allah sizi bildiği gibi yapsın. bir de snape ile dumbledore harry'nin ölmesi gerektiğini tartışırken dumbledore o kadar soğuktu ki... "ölürse ölsün amk bana ne" demediği kaldı bi. tiksindirdiniz adamdan. oysa böyle değildi.
* "not my daughter, you bitch" in daha çarpıcı bir sahne olması gerekiyordu bana kalırsa. bir şeyler eksikti sanki.
* hani nerede cesur neville lan? voldi'nin önüne çıkıp ağlak bir konuşma yaptı sadece. "harry ölmediii, o bizim içimizdeeee hüüüüüğğğğ". hani nerede voldi'nin neville'in kafasına zorla seçmen şapka 'yı taktırıp kafasında yaktığı o sahne? ooooff...
* bu harry ve voldi büyücü değil mi lan? niye jackie chan kıvamında atraksiyonlu hareketler yaptılar ki... voldi bir an "hiyaaaaağğğ" diyerek harry'nin üstüne atlayacak sandım.
* fred'in ölümü sanki öylesine bir olaymış gibi geçip gitmişler. remus ve tonks'un ölümü de... hani nerede teddy lupin, hani nerede lupin'in harry'e "teddy'nin vaftiz babası olur musun" diye sorduğu sahne... oysa en önemli kısımlardan biriydi.
* snape boşu boşuna "look... at me" demedi amk. bir baktım lily'nin gözleri kahverengiydi beyinsizler sürüsü. bir lens takmak kimsenin aklına gelmedi mi?
* harry o mürver asa'yı şak diye kırıp atmıyordu. önce kırık olan kendi asasını onarıyordu. sonra dumbledore'un mezarına bırakıyordu. koskoca mürver asa'yı nah kırıp atar harry. ron'un o anki bakışlarını gördüm, bebe şok oldu, kendinden geçti zaten.
* 19 yıl sonrası... allah sizi kahretsin. yemin ederim sinirden güldüm. harry ve hermione hiç mi değişmez? ginny'e götümle güldüm. ron'a cidden güldüm, göbekli falan olmuş. yazık lan hermione'ye. bir de albus severus potter 'ı oynayan çocuk, hayatımda gördüğüm en tatlı çocuktu diyebilirim.
--spoiler--
çok yazdım, çok konuştum farkındayım. ama finale hiç yakıştıramadım bu filmi, hiç. ben iyi bir film olur diye tahmin ediyordum, çok konuşmam bu yüzden. yani paranıza yazık demeyim de, beklentilerin altında bir film olmuş.