Koyu Beşiktaşlıyım ve fenerbahçe kimliğinden dolayı zerre sevmem bu adamı. bana göre kulüp başkanlarından kimse bir başka takımın üyesi olmamalıdır, bu her türlü spekülasyona yol açabilecek bir durumdur. bu insanlar da bu işlerin altına bu sebeplerle girmemelidir. aksi halde bu tür şeylerle karşılaşabiliyorlar.
aşağıda okuyacağınız mektup Mecnun Odyakmaz'ın kulüpler birliği vakfına yolladığı mektuptur. Eğer bu mektupta yazılanlar gerçekse kimse bu vebalin altından kalkamaz.
Eğer gerçekten hal buysa hukuk sistemimizin hali içler açısı. Birçoğunuz okumamış olabilir o yüzden paylaşmakta fayda gördüm.
işte o mektup:
--spoiler--
"kulüpler birliği vakfı değerli üyelerine;
saygıdeğer başkanlarım; hepinizi saygıyla ve sevgiyle selamlarım. bu yolladığım mektup şahıslarınıza özeldir ve mahremdir. resmi bir yazı değildir ve bilgilendirme amaçlıdır.
yaşadığımız süreçte basın ve diğer yollarla birtakım bilgiler edinmiş olabileceğinizi biliyorum. olayları bir de benim tarafımdan dinlemenin, konuları daha iyi irdelemenize yardımcı olacağı kanaatindeyim.
gözaltına alınım tarzı tam bir terör örgütü üyelerine yapılan muamele ile aynıdır. onur kırıcı bir olay yaşanmıştır fakat 2 ayrı şehirde 6 ayrı noktaya eş zamanlı baskınlar yapılıp bütün evlerimiz ve işyerlerimiz rahatsız edilmiştir.
sorguda sorulan sorular çocukça ve futbol literatürünün dışındadır. misafir takıma verdiğiniz yemek, pastırma, baklava gibi hediyeler şike metası olarak algılanabilir. transfer etmek istediğiniz bir futbolcuyla görüşen yönetici şike suçlamasıyla karşılaşabilir. rakip takımın 11ini öğrenmeye çalışmak suç olabilir, örnekleri çoğaltabiliriz . yaşadıklarımızı ve sorulan soruları bilseniz gülmekten cevap bulamazsınız. kısacası bu konuları takip edecek polis savcı ve hakimlerin kesinlikle işlerinde uzman kişiler mutlaka sağlamak lazımdır.
sorgulayanlar böyle olunca, gömlek ilk düğmeden itibaren yanlış iliklenmiş oluyor ve sonucun adaletli çıkma şansı kalmıyor.
sizlerin birçoğu beni tanıyor ve başarılı olduğumuz dönemleri de olmadığımız dönemleri de biliyorsunuz. çok samimi olduğum başkanlar dahil hiç birinizden şahsımın maçı verin manasında bir imam oldu mu? hayır. sebebi çalma kapıyı çalarlar kapını atasözünün benimde başıma gelmemesi anlayışıdır.
yıllardır bu konudaki tavrım ortadadır, maç satanlarla ilgili her yerde bağlayıcı sözler söylemişimdir ve halen bu sözümün arkasındayım ve namusumu sokakta bulmadım.
bu soruşturmanın sonucunda beraat edeceğimden hiç şüphem yok. sizlerden ricam mahkeme sonuçlanana kadar dönülmez mağduriyetler ortaya çıkmasına mani olmak için gerekli görüşlerinizi ortaya koymanızdır.
futbolda ehil olmayan kişilerin ortaya koydukları komik delilleri bir tarafa bırakarak gerçek delillerle bir sonuca gidilmesini sağlamaya yardımcı olmanız gerektiği kanaatindeyim. zira hepimizin başına gelebilecek olaylar ileride bütün kulüplerimizi zor durumda bırakabilir.
kısacası yargıya güvenimizin tam olduğu gibi bu konuda yasal düzenlemelerin şart olduğu da aşikardır. hukukçularımız dosyalar incelendiğinde durumun ne kadar vahim olduğunu anlayacaklardır. bu insanların (sorguyu yapanların) gözünde yöneticiler menfaat için kulüplerde görev almış kişilerdir. herkese potansiyel menfaatçi gözüyle bakılmaktadır. bizler bu işleri, kulüp sevgisi, aidiyet duygusu, camiamıza hizmet duygularıyla değil, ihale kapmak, şöhret olmak, milletvekili olmak için bu işleri yapan kişileriz. bu çok tehlikeli ve onur kırıcı ve her an sizinde başınıza gelebilir.
zamanınızı aldığım için özür dileyerek çalışmalarınızda başarılar diler, saygı ve sevgilerimi arz ederim.