ihsan eliaçık

entry378 galeri video13 ses1
    22.
  1. ziyadesiyle boş konuşan adam. bazı ezberleri var, ön yargıları var, ön kabulleri var ve görüşlerini bunlar üzerine inşa ediyor.

    muhteremin islam ve kapitalizm hakkında yazdığı zilyon tane yazı var. ama gelin görün ki ne islamiyet'in prensiplerini tam sindirmiş ne de kapitalizmin prensiplerini. kendi yarattığı islamla, kendi yarattığı kapitalizmin "uymayacağını" söylüyor ancak eliaçık'ın algısının dışında, hakiki olan islam ve kapitalizm mutlak bir zıtlık içinde değildir. ancak ihsan eliaçık hadisleri, ayetleri çarpıtarak yorumladığı için; kapitalizm hakkındaki kaynaklar üzerine de yeterince okuma yapmadığı için ucube fikirlere sahip. kapitalizmi adam smith'ten, f. von hayek'ten yahut edmund burke'ten öğrenmemiş. islami camiadaki bazı sosyalist aydınların "konjonktürel etki" çerçevesinde şekillenmiş fikirlerinden öğrenmiş.

    bahsettiğim "konjonktürel etki" aslında çok mühim. zira bu etki yıllardır süregelen yanlış bir islam yorumu doğurmuştur. 2.dünya savaşı'nın akabinde ortadoğu süveyş krizi ile çalkalanmıştır. süveyş'i millileştiren nasr'a karşı ingiltere-fransa-israil ittifakı saldırmış ve mısır ordusunu yenmiştir. peki bunlar olurken sscb ne yapmıştır? mısır'a saldıran bu devletleri tehdit etmiştir. hem de öyle kıytırık bir tehdit değil; paris'e, londra'ya atom bombası atmakla tehdit etmiştir. bittabi bu durumdan sonra k.afrika ve ortadoğu aydınları için sscb/sosyalizm "kurtarıcı" batı bloku/kapitalizm ise "düşman" olmuştur. sosyalist fikirler buralardaki düşün adamlarını etkilemiş ve "sosyalist islam" yorumları, içtihatları yapmışlardır. ve itikadi açıdan da sakat bir mantıkla islamı sosyalizme uydurmaya çalışmışlardır.

    şimdi ihsan eliaçık 60-70 yıl evvel başlayan bu trendin bir temsilcisi. yani asr-ı saadetin, sünnetin, kur'an-ı kerim'in takipçisi falan değil. sosyalist müslüman aydınlarının, kaddafi zihniyetli liderlerin takipçisi. bunun için salladıkça sallıyor, islamı kapitalizmden uzaklaştırmaya, sosyalizme yakınlaştırmaya çalışıyor. bunun için her türlü çarpıtmayı, sakat yorumu yapıyor.

    misalen, bu muhterem bir zamanlar habertürk'te yayınlanan "karşıt görüş" programına katıldı. "islam niye kapitalizmle uymaz" temalı sığ konuşmasında bir de ayet örneği verdi;

    << dediler ki: “ey şu'ayb! babalarımızın taptığını, yahut mallarımız hakkında dilediğimizi yapmayı terk etmemizi sana namazın mı emrediyor. oysa sen gerçekten yumuşak huylu ve aklı başında bir adamsın.” >> (hud, 87)

    ihsan eliaçık bu ayetten "mülkiyetin sınırlandırılması" anlamı çıkarmış! evvela ayetin öncesini, sonrasını, konusunu, bağlamını bilmek icap eder. ancak zat-ı şahaneleri böyle bir şey yapmıyor, işine gelen kısmı çarpıtmak suretiyle alıntılıyor. bu ayetin hikayesi kısaca şudur; hz. şuayb kavmine ticaret yaparken adil olmalarını söyleyip helal kazanca yönelmelerini öğütler. kavmi de hud 87'de görüleceği üzere hz.şuayb'e "mallarımız hakkında dilediğimizi yapmayı terk etmemizi sana namazın mı emrediyor" diyerek şuayb peygamberin "adil olun" öğüdünü çarpıtır. hadise budur. şimdi ihsan eliaçık ne yapıyor? hz.şuayb'in uyarısı üzerinden çarpıtma yapmış kavmin çarpıtmasını sanki "islami hakikat"miş gibi anlatıyor. ve programda diyor ki "bu ayet mülkiyeti kısıtlar". ben de diyorum ki yuh olsun sana. bir insan bu kadar mı ideolojilerin esirinde olur? allah(cc)'ın ayetini yanlış yorumlayacak kadar derin bir körlük içinde. oysa hud 87 için elmalılı hamdi yazır'ın tefsirine baksa, şu ifadeyi görecek;

    << hz. şu'ayb onlara, mallarınızda istediğiniz gibi tasarruf etmeyin, demiş değildi, "insanların mallarına haksızlık etmeyin" demişti. >> (elmalılı tefsiri / hud-87)

    ihsan eliaçık'ın bir başka çarpıtması da "toprak mülkiyeti" üzerine. islamiyette toprak üzerinde özel mülkiyet olmadığını söylüyor. oysa peygamber efendimizin açık bir hadis-i şerifi vardır; "kim ölü bir toprağı ihyâ ederse,bu toprak onun olur". islamiyet dönemi uygulamalarına bakıldığı zaman toprakta özel mülkiyetin olduğu görülür. peygamber efendimiz başka bir hadis-i şerifinde "kimseye ait olmayan bu şeyi kim ilk önce ele geçirirse, o şey o kimsenin olur" diyerek sahabelerine toprakları mülklerine geçirmelerini söylemiştir.

    hülasa; islamiyette özel mülkiyet vardır. yalnız tüketim araçları üzerinde değil üretim araçları üzerinde de vardır. ben kapitalizm ile islamiyet birebir aynıdır demiyorum ancak eliaçık'ın bahsettiği gibi mutlak bir zıtlığın olmadığından bahsediyorum. ihsan eliaçık yazdıklarına, söylediklerine itimat edilmemesi gereken bir adamdır. mefhumları en önemlisi de ayetleri ve dini yanlış yorumlayacak kadar yanlış bir adamdır. zaten ilahiyat alanında herhangi bir akademik seviyesi de yoktur. yıllardır "hakikat" diye çarpıtmaları, yalanı dolanı millete anlatmaktadır. bir de utanmadan bediüzzamana, risale-i nura kirli dilini uzatmaktadır. birader sen önce cımbızla ayet çekip, çarpıtma yapmamayı öğren ondan sonra risale-i nuru konuşuruz. "islam'da devrim yapacağım" diye birçok hadisi, ayeti görmezden gelen; devrimci ayağına türlü ayaklar yapan adam alimlerin eserlerini sorgulama cür'etini gösteriyor. çakma ali şeriati önce kendi yaşamında, fikir aleminde, metodolojisinde bir devrim yapsın sonra başka şeyleri de devirir.
    0 ...