izmir ile diyarbakır'ın aritmetik ortalaması olan kent.
ilk kez gelen kişiye farklı izelenimler yaşatır.
insan, "bu ne sıcak memleket kardeşim böyle ankara'da bir karış kar var burda gömlekle sıcaklıyorum" demekten kendini alamaz. eğer ki mevsimiyse sokaklar bahçeler umuma açık her yerin portakal/mandalina dolu olduğunu görürsunuz, ve bir vakit sonra o sokaklardaki portakal sandığınız sayısız ağacın bir naneye yaramayan turunç olduğunu tadarak öğrenirsiniz...
adana kebabının yanında ikram edilen kalabalıkların kebaptan önce doygunluğunuzu sağladığını hayretle kavrar ve esnafın bu cömerliği karşısında minnet duyarsınız...
hafif tehlikeli ve her an cenk etmeye hazır kıvamdaki endamlarıyla adana halkını pek bi hararetli bulursunuz...
baraj yolunu görünce adananın denize ait bir kıyısına gelmişiniz hissi uyanır içinizde,denizlere özgü tuz kokusu sanki burnunuza gelmektedir...
en önemlisi ve sevimlisi de bu kenti size sevdiren birisinin varlığıdır.
manalı hale getirecek biri yahut birileri varsa, adana'da ya da her hangi bir diyarda; orası hakkında yorumlar dizerken tarafsız olamazsınız...