"Söylediklerimin yarısı beş para etmez; ama ola ki diğer yarısı sana ulaşabilir diye konuşuyorum." demiş halil cibran. ben de ondan yaptığım alıntıyla sana sesleniyorum yağmur prensesi. prenses olan sana değil ama. bedenin dahil her türlü örtüyü kaldırdığında kalan sana, yani özüne, yani ruhuna sesleniyorum. acıların ve üzüntülerin zevk veren şeyler ve sevinçlerden bir farkı yok. dünyadaki her şey tek bir bütünün parçası. sen, ben, biz, onlar...her bir şey. acılar da bu mükemmelliğin içerisinde yer alıyorlar.
seni o kadar az tanımama rağmen içindeki güzelliği ve gücü görebiliyorum. yeter ki sen kendine haksızlık etme.
ben beyaz atlı prens değilim. sarayını uzaktan görebilen bir köyde yaşayan sıradan bir çobanım. sarayın o muhteşemliği içerisinde bazen seni görüyorum. sen de onlardan birisi gibisin ama gözlerini görüyorum bazen. derinlerde bir hüzün var. öyle bir hüzün ki her yerini kaplamış. izin ver hüznüne dışarı çıksın ki bütün alem paylaşabilsin hüznünü.