büyük bir derttir anadolu. rize'nin lazıyla, mardin'in süryanisiyle, dersim'in alevisiyle, antakya'nın arabıyla, aydın'ın efesiyle, diyarbakır'ın kürdüyle, ağrı'nın ermenisiyle ve daha nicesiyle. bu derdi sırtına yük eden ise yine anadolu'dur. binlerce yıllık mirasın verdiği gururla,aynı duyguyu farklı dillerde, farklı dinlerde yaşamışız, yaşıyoruz, yaşayacağız. halbuki o kadar farklılığın içinde ne kadar da çok benziyoruz birbirimize. bir ananın oğluna olan ağıtı, delikanlının sevdiğine olan sevdası, hasretliğin yürekteki acısı aynı.