abd ve ingiltere'nin ehven-i şer olarak görecekleri bir hükümete daha sıcak bakacakları varsayımından hareket ederek kafadan sonuca giden bir önermedir. ancak bu tarz konular bir gazete yazısıyla olumlu veya olumsuz sonuca varma noktasına götürülemez. ortada belgeler, makul kaynaklar olmalıdır. yoksa sadece niyet ve çıkar yönüyle bakılırsa, daha atatürk samsun'a yola çıkmadan önce, istanbul'da iken, italyanlar çıkarları uyuştuğu için temasa geçmeye, çengel atmaya kalkmışlardır (kaynak için (bkz: altı ay) ), ama atatürk işin sağlam pabuç olmadığını düşündüğünden olsa gerek, terslemese de mevzuyu daha ileri boyutlara da taşımamıştır. velhasılı, ortada çıkar veya eğilim olması, bir şeyin fiilen mutlaka öyle olduğu, olacağı anlamına gelmez. konu belgeleriyle, boyutlarıyla, alternatif olasılıklarla vs ele alınır, irdelenir; makul bir argüman ortaya konursa "tamam, böyleymiş sahiden" diye kabullenilir. ayrıca "izin verme" varsa bile keyfinden, isteyerek mi, yoksa mecbur kalınıp mı verilmiş; "izin verilen" taraf böyle bir izni talep etmiş mi, veya kaale almış mı; bunlar da irdelenmelidir.
abd babında da 1-2 hatırlatma: abd'nin 1923 yılında sömürgeleri vardı (örnek: filipinler). öte yandan anadolu coğrafyasına yaklaşımlarının daha ziyade wilson prensipleri çerçevesinde bir şekillendirme olduğu yorumunun daha ağır basacağı düşünülebilir.