aşk

entry15856 galeri video56
    6505.
  1. O hisler ki vahşi bir hayvanı uysallaştırır, can çekişmekte olan bir canlıya hayat verir ve kendi zehiriyle bir insanı öldürebilirdi. Yaşamla ölüm arasındaki tezatlıktan beslenen bu duygunun ne kadar acımasız olduğunuysa yıllar geçtikçe derinden hissederek, yavaş yavaş tükenerek daha da iyi anlıyordu. Hep onu düşündü, hep onu sevdi. Ona yazdı, ona kızdı, ona sövdü, onu yıktı ama olmadı, ondan kurtulamadı.
    Dikenli bir telden geçmek, her seferinde daha da acı çekerek ve tekrar tekrar deneyerek çaresizliği öğrenmek gibi bir şeydi onsuzluk. Bir yaşam bir kavgaydı o. Önce sevmek sonra daha da çok sevmekti. Hem hayatla hem bedenle hem de içiyle savaşmaktı. imkansızdı ondan kurtulmak. yıllar geçti hala bir avuç içerisine sıkışmışlık hissinden kurtulamadı. Çok çabaladı birkaç defa gördüğü bu gözlerden kaçmayı, her gittiği yere o gülen gözleri de götürdü. Zihnindeki gözler güldükçe, kendi gözleri ağladı. Öyle bir ağlamaydı ki bu semaya açılan tüm elleri doldurabilirdi akıttığı gözyaşları. Ve bütün doğayı berekete bulayabilirdi. insan isteyince her şeyi yapamazdı ona göre. insan unutunca her şeyi yapabilirdi.
    bunları yazdıran imkansız duygu.
    0 ...