ilk bakışta pek de ilgi çekici görünmese de içine girdiğimde gözlerimin faltaşı gibi açılmasına sebep olan bir mimari harika.ortadoğunun en büyük silah kaçakçısı aynı zamanda avukat olan paulo paulodes in bir zamanlar ikamet ettiği köşk.
dışarıdan oldukça küçük ve özelliksiz gibi durmasının bir yanılsamadan ibaret olduğunu söylemeliyim.çalışma odasında bulunan ceylan derisi kaplama çalışma masası ve oturdukça sertleşme özelliğinden dolayı daha fazla çalışma imkanı veren koltuğu,ses yalıtımına yardımcı olan perdeleri insanlarda hayranlık uyandıran cinsten.köşkün özellikleri arasında hiç bir yerden görülmemesi gibi bir unsur da yer alıyor.bu kişinin evli olmamasına rağmen köşke raylı sistemle yaptırdığı çocuk odası köşkün en sağlam bölümünü oluşturmakta.koridordaki masanın üzerinde bulunan balerin heykeli deprem habercisi olup,deprem olduğunda düşerek tüm odalardan duyulabilcek bir ses çıkarmaktadır ve bu sayede herkes en güvenli yer olan çocuk odasında toplanmaktadır.yatak odasının her iki tarafında bulunan pencereler sayesinde güneşin doğuşu ve batışı izlenebilmektedir.salonun girişindeki ısıtıcı ve soğutucu özelliği olan dolap da görülmeye değer.* bukalemun derisinden yapılmış olan dolap mevsime göre renk değiştiriyor. * paulo paulodes bu köşkten kaçmak zorunda kalmasına rağmen bir gün geri dönme umuduyla 10 yıl boyunca bu dolabın ilacını göndermiş.ancak geri dönememiş. 3 boyutlu mona lisa tablosundan,her yeri gösterme özelliğine sahip aynaya kadar enterasanlıklarla dolu olan bu köşk girneye yolu düşenlerin kesinlikle görmeleri gereken bi yer diye düşünüyorum.*