bazı kesim ve kişiler tarafından sindirilemeyen, zora giden, 'ya ne her yeri, ne trabzon'u, burası bla bla' iç sesleri çıkarttıran slogan..
öncelikle şunun bilinmesini isterim ki bu slogan laf ola beri gele felsefesiyle oluşmamamıştır..
trabzon'dan kilometrelerce ötede birçok ilde birçok trabzonlunun bulunması, yol kenarlarında meşhur vakfıkebir ekmeği, meşhur akçaabat köftesi gibi tabelalara rastlamak bu sloganı doğrular niteliktedir..
tüm bunlara rağmen ise komik olan, bu sloganı hazmedemeyip garip garip 'karşı' sloganlar yaratmaya çalışan kişilerdir, bir şeylere karşı olmak, karşı olmaya çalıştığınız şeyi kabul ettiğinizi gösterir..
yani bu yüzden kasmayın kendinizi, gerçekten komik oluyorsunuz,
bu anlayış ile ilerlemenizde fayda var..
işin bu kısmını kısa geçerek, bir şey anlatmak istiyorum,
geçtiğimiz günlerde trabzonspor dergisinin haziran-temmuz sayısını 1000 küsür km. öteden sipariş olarak verdim.
3 - 5 gün içinde elime ulaştı,
yine her zamanki heyecanımla, dergiyi ts club'ın bordo mavili poşetinden çıkardım.. trabzon özlemiyle geçirilen günler inadına her ay yapmış olduğum gibi, belki memleket havası dolmuştur poşetin içine, diye içime çektim poşetteki havayı..
ne koktuğu pek önemli değildi, önemli olan ve dikkatimi çeken poşetin içine iliştirilmiş küçük ve düzgün boyutlardaki bir kağıttı..
sanki biri not bırakmış izlenimi oluştu ve bir an heyecanlandım..
kağıdı poşetten çıkarıp baktığımda bize her yer trabzon! yazıyordu..
evet, aynen bu şekilde..
hani sağda solda diyorsunuz ya, 'burası eskişehir, burası bursa' diye,
selam olsun sizlere, üstteki yazılanlar da ibret..
