sene 2006. seviyeli,düzgün, herkesi kıskandıracak bir ilişkimiz vardı.bir de sadullah vardı. en yakın arkadaşım sadullah... 3'ümüz ayrılmazdık (aslı,deniz,efe) misali. sadullah bizi eğlenirir, arada ayol deyip gerçek kimliğini sonradan bize alıştırmaya başlardı.
bir gün sevgilime 1 geceliğine tüm günü dışarda dolanarak geçirmeyi teklif ettim. maldım, yağızdım,ağlayaklıydım.neden bunu teklif ettim bilmiyorum.
-canım bugünü dolanarak geçirelim.tüm gece bizim olsun.
+ama canım bir arkadaşta kalcam bugün.olmaz o yüzden.
üzüntüyle tamam diyerek evimin yolunu tutmuştum.yalnızdım,bu yüzden sadullahı aradım.
-sado,bugünü geçirek beraber,canım sıkılı.
+ay o nasıl teklif ?
-oğlum şöyle aylı maylı konuşma,ağzını yüzünü neyse,sağ tık engel spam olarak bildir kombinesini uygularım.geliyorsan gel gezeriz.
+olmaz,ben bugün bir arkadaşta kalacağım.
anlayamamıştım. nereden bilebilirdim ki. umutsuzca yatağıma kafamı koyduğumda kafama dank etmişti. bunlar birbirlerinde mi kalcaklardı?
hemen kokan boxerımı fırlatıp,yepyeni slip donumu giyerek dışarıya fırladım. tabi üstümü giyinmiştim. sado'nun evinin yolunu tuttum. ışıkları yanıyordu. zemin katta oturdukları için,sinsice camlarının önüne sokuldum.sado'nun odasının önündeydim bile... içeriden garip sesler geliyordu.
-ay ay dur yavaş.annenler duyacak.
+ayol birşey olmaz.
-ayol mu?
kafamı kaldırıp pencereden baktığımda o korkunç tabloyu gördüm. sado,sevgilimle yiyişiyordu. garip bir şekilde ise sado bundan pek memnun gibi değildi. ama benim kaltak kız, halinden memnundu.
o an dünya başıma yıkıldı. pencerelerine balgam atıp kaçmıştım. ve yine yalnız yalnız yalnız...
