minos uygarligi

entry3 galeri
    1.
  1. Eski Girit uygarlığının her biri üç döneme ayrılan kronolojik dilimlerinden biri. Girit'te, MÖ.III.binyılın ortalarına doğru, metal kullanımının ve özgür bir dinin ortaya çıkmasıyla, günümüz tarihçilerinin kral minos'un adını verdikleri bir uygarlık doğdu. 1900'de Knossos'da ilk kazılara girişen Sir A.Evans, birbirini izleyen seramik üsluplarına dayanarak bu uygarlığı kronolojik bir çerçeve içinde üç büyük döneme ayırdı. Saraylar öncesi dönem, tek saraylar dönemi, yeni saraylar dönemi. Bu dönemler de kendi içlerinde üç evreye bölünür: Eski Minos yaklaşık MÖ.3000-MÖ.1750. küçük kentlerde toplanmış bir konut düzeni, çeşitli ölü gömme biçimleri, öbür türlerle bir arada bulunan, Anadolu\'daki metal modellerinin etkilediği eski tür seramiklerin sür gelmesiyle, çok sayıda taş kap kacakla, tunçtan süs eşyalarıyla ve Girit dininin simgesi çifte baltalarla tanımlanır. Orta Minos'ta MÖ.1750-MÖ.1550'ye doğru önemli bir toplumsal gelişme gerçekleşerek ticaret yayılmaya, sanat büyük ölçüde gelişmeye başladı. yerleşme merkesleri içinde koruyucu duvarları bulunmayan saraylar (Mallia, Knossos,Phaistos Sarayları), çok renkli seramikler (bitkilerle ve deniz hayvanlarıyla süslü Kamares üslubu), taş vazolar, gösterişli silahlar ve süs eşyası yapımı. MÖ.1700'e doğru yok olan bu uygarlık daha sonra yeni bir parlak döneme girdi. mimarlıkta planlar karmaşıklaştı, salonlar avluların çevresine ustaca yerleştirildi, koridorlar ve ışık kuyularıyla değişik düzeyler arasında bağlantılar kurularak, özel bir doğaya açılma kaygısı başladı. Geç Minos MÖ.1550-1375'e doğru, evresinin ilk aşamasında, sanatlardaki bu olağanüstü gelişme sürerek, toplu saray yapılarının çoğu, yalnızca titiz bir doğa gözlemini değil, aynı zamanda düşgücü ve anlatım özgürlüğünü yansıtan fresklerle süslendi(Mavi Maymun, Iraklion Müzesi). Küçük fayans heykeller ve tunçtan küçük insan figürlerinin(tapınır piçimde) yanı sıra sporları(boğa güreşi, boks) veya ayin alaylarını anlatan kabartmalar(Aya Triada steatit vazosunun yüzleri, Iraklion Müzesi) da gerçekleştirildi. Değerli taşların ve altın halkalarının işlenmesinde kusursuzluk düzeyine ulaşıldı. Bu doruk noktasından sonra, Minos dünyası, MÖ.1450'ye doğru bir yanardağ püskürmesiyle büyük saray merkezlerinin aynı anda yıkılmalarının ardından güçlükle de olsa yaşadıysa da, Akhaların ve Dorların istilası sonucu bütünüyle yok oldu.
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük