kendini yakın gördüğün partiye oy verirsin bidon kafalı derler, göbeğini kaşıyan adam derler, aziz nesin haklıymış bunlar aptal derler. bir sonraki seçimde bunları söyleyenler gelip senden oy isterler. seçim biter sonra yine aziz nesin haklıymış derler. oy verenler stockholm sendromunda derler.
arkadaş bunları siyasetçi, yazar, aydın dediğimiz tipler söylüyor. utanmadan birdahaki seçimde gelip yine senden oy isteyecekler. çünkü bunlarda utanma denilen şey harbiden yok.
şimdi ise sözlükte nihat doğan'ı sevenlere direk hakaret içeren başlık ve yazılar görüyoruz. arkadaş hem demokrasi ve özgürlük diyeceksin hem de gelip burada bir ünlünün hayranlarına hakaret etme hakkını kendinde bulacaksın. bu nasıl çelişki? kendine gelince bağırıp çığırıysun, özgürlük, insan hakları diye ama sevmediğin bir ünlüye ve hayranlarına kafana göre koyun, aptal, ezik gibi ithamlarda bulunabiliyorsun. Bence ezik olan da sizsiniz, koyun olan da!
Not: nihat doğan taraftarı değilim, seçimde de boş oy kullandım.