teneffüsleri, tedirgin ve acele giyinilen beden derslerini, sıyırmış felsefe ve sosyoloji hocalarını, spor ayakkabılarla, jöleli saçlarla, yakası açık gömlekle,gevşek bırakılmış kravatla arası bozuk müdür ve müdür yardımcılarını, kantinci abileri, hizmetli ablaları, yirmidört saat muhabbet edebileceğin arkadaşları, edebilemeyeceklerini bile zaman geçince özler oluyo insan. anlıyorsun ki şimdi yanında onlar kadar gerçek insanlar yok çünkü. ama böyle güzel anılara sahip olmak ta güzel...