şimdi gidiyorum bu şehirden, yüreğimi de koyup bavuluma sıkıca kapatıp ağzını bilmem hangi şehirde, hangi zamanda, hangi mekanda açacağımı bilmeden gidiyorum ....
arkamda bıraktıklarım, bırakmaya çalıştıklarım,mutluluklarım, üzüntülerim, kederlerim sevmeye çalıştıklarım,
sevdiklerim ve sevemediklerimi de atıp bavula şimdilik hiç açmamacasına kapağını arkama bakmadan gidiyorum...
yüreğimde koparken fırtınalar ve hiç kapanmayan koca yalnızlıklarla yine birşeyleri yarım bırakıp arkama bile bakmadan gidiyorum işte yine...
yine giderken, gözlerim kupkuru ama gönlüm kan ağlarken bir kez daha sevginin en derin uçurumunu yaşıyorum....
bir kez daha sevgiyi anlayamadan, sevgi yoksunluğuyla ayrılıyorum bu şehirden....
bir kez daha haykırıyorum en sessiz çığlığımla "neden böylesin ey gönlüm" diye.....
isyan değil bir yakarış bu....
sevmeyi becerememek.....en doruğunda sevilmeyi yaşarken her defasında, ama sevememek.....sevdiğini zannedip bir kez daha aldanmak.....
geceler haram, uykular zehir olurken bilmem kaç gecenin en zifiri karanlığında, ben yatağımda kıvranırken günlerce, sevginin,sevgisizliğin koca boşluğuyla savaştım hep....
sevilmek değildi derdim, sevememekti şöyle yüreğimin en derinlerinden....
hiç bilmezdim sevmek duygusunun insanın içinde bu kadar fırtınalar koparacağını.... hiç bilmezdim....
hayat akıp giderken ellerimden ve ben giderken bu şehirden, yanıma tek kalan yalnızlığım oluyor yine....
bu kadar sevginin ve sevenin içinde koca bir yalnızlık kalıyor bana tek dost.....ve işte en çok da bu kahrediyor, yakıp kavuruyor yüreğimi...
ve ben giderken bu şehirden içimde koca boşluklar ve elimde bavulumla tek birşey anlıyorum ve itiraf ediyorum yine:
"sevmeye yeteneksizim ben" ve hayatın anlamı Allah'ın bir lutfu olan bu güzel duygudan mahrum ve bihaberim ben....
yüreğimi içine koyduğum bavulumla beraber gidiyorum şimdi bu şehirden.....sessiz ve çaresiz....
kimbilir hangi zamanda hengi mekanda açılacak bu bavul ama ben sahibini bulmaya gidiyorum yüreğimin.....
çünkü ne bavulumda ne de içimin en derinliklerinde daha fazla taşıyamayacağım bu yüreği....
bir kez daha, bir şans daha verip gönlüme şimdi gidiyorum bu şehirden hiç arkama bakmadan....
ve tek sözcük dökülüyor dudaklarımın arsından "elveda".....bir hüzünlü elveda.