aslında biraz kavram kargaşasına sebep olmuş bir durumdur. Her büyüme öyle ya da böyle istihdam yaratır aslında. fakat, işsizliğin hesaplama yöntemindeki varsayılardan ötürü, işsizlik rakamları azalmıyor gibi dururken, istihdam artıyor olabilir. Şöyle anlatayım.
işsiz sayılmanız için bir dizi varsayım gerekmektedir. Öncelikle 15-64 yaş arasında olmanız gerekmektedir, bunun yanında yanlış hatırlamıyorsam son 3 ay içerisinde herhangi bir şekilde aktif olarak iş arıyor olmanız gerekmektedir. ayrıca tam emin olmamakla birlikte kendi nam ve hesabına iş yapıp para kazananlar da sayılmıyor. örneğin bahçesinde yetiştirdiği sebzeleri satan biri.
büyüme sonucu, bu saydığımız sınıfta olan insanların bir kısmı bir işe yerleştiriliyor ancak, her sene 15 yaşını dolduran bir sürü insan buna ekleniyor, son 3 ay içinde iş aramamış olanlar tekrar iş arama teşebbüsünde bulunarak bu sayılara dahil oluyor. bu elbette sadece bir kısmı işsizlik söz konusu olduğunda.
Bunun dışında ülkemizde eğitim sisteminin yeterli kalifiye eleman yetiştirme yetersizliğinden kaynaklanan sorunlar da var. işsizlik olmasına rağmen, bazı konularda eğitilmiş iş gücü bulmak hala sorun, zaten asıl bu kısımla ilglenmeli bunu düzeltecek politikalar üretmeliyiz.
Sonuç olarak, bu sebeplerden ötürü istihdamda bir artış olsa da işsizlik rakamlarına tam olarak yansımaması hem biraz yukarıda sayılan sebeplerden hem de Okun yasasının Türkiye özelinde çok da verimli işlememesinden ileri gelmektedir.