psiko bir bölükçü, tabucu -artık her nerede iseniz- eline düştüyseniz adamın yaptığı rutin eylemlerden biridir.
efendim öğlen içtiması olur. yemek duası yapılacaktır. ağustos sıcağında güneşin altında bekliyorsunuz. yemek duasından önce bölükçü şöyle der;
- sesiniz piyade'den duyulmazsa duyulana kadar dua tekrar edilecek. ona göre sesiniz çıksın.
neyse efendim astsubay başlar;
- tanrımıza hamd olsun (askerler götlerini yırtarcasına tekrar eder)
- milletimiz var olsun(askerler götlerini yırtarcasına tekrar eder)
- afiyet için dikkaaayyyytttt.
bölükçü: afiyet olsun.
askerler: saooaoaoaaoaol.
her şey bitti sanırsınız ama daha bitmemiştir. bölükçü konuşmaya başlar;
- bakalım sesiniz piyadeden duyulmuş mu lan?
telefonunu çıkarır mahmut üsteğmeni arar.
- mahmut bizim duanın sesini duydun mu?
+ ............
mahmut üsteğmenin cevabını hemen her asker tahmin edebiliyordur. bölükçü telefonu kapatır devam eder;
- lan sineklerin sesi sizinkinden çok gitmiş oraya. tekrar ediyoruz.
.....
not: tamamyla yaşanmış bir olaydır. 7. duadan sonra saymayı bıraktım kaç olduğu konusunda bilgim yok. zaten yemekhaneye girene kadar yemek saatinin bitmesine 10 dakika kalmıştı. artık 5 dakikada yemek yiyip, kalan 5 dakikayı silahı alıp içtima düzenine girmeye ayırdık. tabii geç kalanlar olmadı değil. sonuç;