güzel bir pazar sabahı erken kalkıp emirgan'da kahvaltımı yaptıktan sonra her vatandaş gibi oyumu atmak için evimin yakınındaki okula gittim. oyumu kullanacağım sınıfa girdiğimde içeride duran bir kadın bana şehvetle bakıyordu. zaten içeride 3 kişi falan vardı ve muhabbet ediyorlardı. ben herkese "günaydın" dedikten sonra zarfımı pusulamı alarak kabine girerken arkamdan bana şehvetle bakan kadının geldiğini gördüm. arkadaşlarına "şşt" yaptı ve üstüme perdeyi kapattı.
artık ikimiz içeride yalnızdık ve bana o kadar ateşli bakıyordu ki sanıyorum 2 aydır kimse ile sevişmemişti. ben pusulamı açmış chp'ye oy verecekken masaya çıktı ve iç çamaşarını giymediğini, direk girebileceğimi söyledi. "e dedim iyi madem naapıyım yani" dedim ve tam olaya girişecekken "akp'ye oy verceksin ama" dedi.
işte o sırada şimşekler çaktı beynimde... benim oyum satılık değildir, bir vajinaya satmam oyumu. açtığı vajinasına verdikleri mühür ile "evet" çaktım, ardından chp'ye bastım, pusulayı katlayarak zarfın içine koydum ve çıktım. içeride ağlıyordu kadın... "ak ak ak parti, şimdi tam vakti" diyordu...
dışarı çıktım. vatani görevimi yerine getirdiğim için kendimle gurur duyuyordum, sigaramı yaktım ve oradan hızlı adımlarla uzaklaştım... laştım... tım... m... .
