sokağımızda yaşayan, 4 patisi olan, bazen geceleri havlayan, çoğu zaman bizi koruyan, her canlı gibi duyguları ve kalbi olan varlıklardır. onlar da üzülürler, sevinirler, acıkırlar, susarlar, ilgi isterler ve kötü şeyler yaşadıklarında depresyona bile girerler.
canlıların sadece insanlardan ibaret olduğunu sanan birtakım mahalle komşuları bu canlılardan rahatsız olup belediyeyi ararlar, şikayet ederler. şikayet üzerine bu canlılarımız, belediye aracıyla alınırlar ve barınağa götürürler. sokaklarından olan bu canlılar aynı zamanda evlerinden de olmuşlardır. mahalle komşuları rahatlamıştır.
canlılarımız ise zaten evleri gördükleri sokakta bile mutlu olamazken bir de hiç bilmedikleri başka canlarla bilmedikleri ortamlarda kalırlar, hapishaneden farksızdır. işin ilginç yanı bir suçları yoktur.
barınağa giden canlı, kısır değil ise kısırlaştırma işlemine alınır. Bu kısırlaştırma işlemleri taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır. Henüz anestezinin etkisini atlatmadan kafesine geri konur. birçoğu şoku atlatamaz ve hayata veda eder. bu operasyonu atlatabilenler ise bir süre barınakta kalır ve daha sonra barınaktaki canlı sayısının artması yüzünden ya bir itlaf yapılır bir çoğu öldürülür ya da kimsenin olmadığı, yiyecek bulamadıkları ıssız ormanlara terkedilirler. o ormanlarda da sayıları artınca bu sefer oralarda zehirlenirler ve öldürülürler. zehirle öldürülen köpeklerin önce teker teker iç organları parçalanır sonra vücudu kasılmaya başlar ve en son çok kötü bir şekilde hayata veda ederler.
ormanlara atılan bu köpekleri bekleyen başka tehlikelerde vardır. birçoğu trafik kazasında ölür. bazıları silahların hedefi olur. bazıları tecavüze uğrar. bazıları da başka çeşitli işkenceler görür.
halbuki hepimiz bir kap su ve bir kap yemek koysak onlara yeter. her gün onlarca evde kalan son bir tabak yemek ya da suyu çöpe atılmaktadır. çöpe atmayıp bu canlılara verilebilir. yemek verdiğiniz canlı size saldırmaz. bir canlının hayatının devamını sağlamak bu hayatta yapılabilecek en güzel şeylerden biridir.
tabi ki normal düzeninde işleyen barınaklarda vardır fakat bunlar çok azdır.
beykoz ormanı, kemerburgaz, tayakadın ve şile barınaklardan bırakılan köpeklerle doludur.