arda turan' ın gayet vasat futbolu, vücuduna oranla kısa bacakları, kısa boyu ve çirkinliğiyle bir futbol idolü olabildiği bir ülkede yaşamaktır.
özel hayatı gündemden düşmez, sene boyu 5 maç oynamamasına rağmen senenin altın 11' ne falan seçilir. söylediği ergen gerisi laflar gündem oluşturur.
bu ülkede insanlar, arda' yı gerçekten büyük bir yetenek sanırlar. '' oynadığı takıma ne verdi ? '' sorusunun yanıtı kocaman bir hiç olmasına rağmen, taraftarları bu adama büyük ilgi duyar ve sahiplenirler.
hatta bu taraftarlar, bu oyuncu o ülkede oynayan herhangi bir oyuncudan daha yavaş olmasına rağmen, ispanya ingiltere gibi ülkelerin başat takımlarında, rahatlıkla kanata oyuncusu olabileceğini iddia ederler.
bu taraftarlar iyi orta açabilmenin kanat oyucusu olmak için yeterli olduğu inancındadır.
medya bu yanılgıya körükle gider ve kendisini bir becham, bir c. ronaldo gibi pazarlamaya çalışır. kendisi bu pohpohlamalarla ve bazı ''güçlü'' insanların '' sen aslansın sen kaplansın ben senin arkandayım '' gibi telkin ve yönlendirmelerinin etkisiyle; kurtlar vadisi adlı üçüncü sınıf diziden fırlama bir karakter edasıyla saha içi ve saha dışında insanlara '' sen benim kim olduğumu biliyor musun '' minvalinde racon keser. alış veriş merkezlerinde güvenlik görevlisi tartaklar vb.
bu durum, o ülkenin sportif ve fikri açıdan içler acısı halini anlatmaya yeter de artar bile.
evet idol futbolcusu arda turan olan bir ülkenin gençleri % 90 oranında yeteneksiz, eğitimsiz ve vizyonsuz insanlardan, yaşca büyük olanları ise %80 oranında stabil fikirli olrak da tanımlayabileceğimiz örümcek kafalı, yobaz, tahammülsüz ve misyonsuz insanlardan oluşmaktadır.
ek: yazıdan anlaşılacağı üzere ben eksileri göze alarak bu yazıyı kaleme aldım. fakat tüm bu eksisever arkadaşların kendi fikirlerini savunmaktan aciz ve sinik insanlar olduğu, yazının altındaki entry sayısı ve oylama sayısı arasındaki orantısızlıktan anlaşılmaktadır.
ayrıca söz konusu durum yazımda savunduklarımın kanıtı niteliğindedir.