nutella yemeleri, sandalyeden düşmeleri, olur olmaz yarılmaları, filmin yarısında çıkmalarıdır.
kendilerine bahşedilen kıt kadar akılla islam diniyle dalga geçme cürretini kendinde bulan bu yavşaklar, dalga geçtikleri din hakkında zerre bilgiye sahip değillerdirler. bir damla pislikten yaratılan bu acizler, içinde bulundukları acziyetin farkında olsalar islam adına kullandıkları her kelimeyi özenle seçerler. ve yeni bırakılmış manda tezeği kıvamındaki kafalarının içindeki keçi boku beyinlerini islamı kötülemek için kullanmazlar. zerrece idrak sahibi olsalar, idrak etmenin aczinin dahi nasıl büyük bir idrak olduğunun farkına varırlar ama ne gezer.
yumurta çıktığı kabuğu beğenmezmiş misali içinde yaşadığı topluma burun kıvıran bu yavşaklar, sevmediği bu milletin içinde yaşamanın azabını iliklerine kadar duyarar. işte bunun içinde sürekli entellektüel havasında gezerler. halbuki zerre kadar kültürel bir formasyonları yoktur.
özgürlükten anladıkları tekşey; sokak ortasında kıçını yalayan köpek rahatlığıdır. ülke başbakanının eşinin başının kapalı olmasından derin bir utanç duyacak kadarda şeref ve haysiyet duygularından yoksun hilkat garibeleridirler. kökenlerini maymuna bağlamaktan da zerrece ar duymayacak yüzsüzlüğe sahiptirler. bunun adınada bilimse gerçek diyerek -güneşe sen ısı ve ışık vermiyorsun tarzı absürt bir söylemdir bu- yalan söylemekte ve bilimi küfürlerine alet etmekten zerrece imtina duymayacak seviyede ahlak ve seciye erazyonuna uğramış fukaradırlar.
yeryüzünde ne kadar basit ve aşağılık sıfatlar varsa bunları tanıtmak için kullansak yinede yetmez. çünkü bunlar basitliğin ve aşağılığın altında kalan zavallılardır. basitliği bile mundar edecek yapıya sahiptierler.
