şimdi bu; yok ama onlarda taş attı, ama onlarda bizi kızdırdı, dağılın dediğimizde dağılmadı viyaklamalarını bir kenara bırakıp en basitinden duruma göz atmaya mantık yürütmeye çalışırsak,**, olayları kronolojik olarak sıralarsak;
akp mitinginin yapılacağı meydana 3 şeritli otoban kadar yakın ! bir grup toplanmış, *
bu toplanan grup bir inşaata * bir iki beş herneyse miktarda pankart asmış, *
polis durumdan vazife çıkararak * protestocu kalabalığa allah ne verdiyse saldırmış, *
tam burada akışı bir keselim; biber gazının etkilerini hatırlayalım, hani kısa mesafeden öldürücü etkileri olan kimyasal silah olarak niteleyebileceğimiz maddeyi. Bu kalabalığa alabildiğine biber gazı verelim, üstüne biraz ıslatıp eşşek sudan gelene kadar da coplayalım.
elimizde ne var? biber gazına maruz kalmış, ıslatılmış coplanmış, yani mantıklı düşünebilme yeteneği kasten engellenmiş, can havliyle hareket eden bir kitle. **
kronolojik sırayla devam edelim;
bir kişi bu baskılar neticesinde * kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmiş, ve kitle bu bilgiyide almış, *
ardından da taşlar konuşmaya başlamış. kusura bakma arkadaş ben arkadaşımı öldüren adamların, öldürülmesine sebep olan adamların, * arkasından en insancasından taş ta atarım, sandalyede atarım, kaldırır kendimide atarım.
yorum yaparken sıralamayı şaşıranlardan ricam; bir daha inceleyin.
taş atıldığı için bir insan ölmedi. Bir insan öldüğü * için taş atıldı.
edit: bu duruma istinaden başbakanın yorumu da; mantık sınırlarını zorlayan, insanlıktan öte, insanları biz ve siz diye ayrıştırıp savaş çığırtkanlığı yapmaktan öte bir şey değildir. iktidar kişisi bu olayda da ezilen kılığına girmiş mazlum edebiyatı yapmaktadır.
