çok iddialı bir laf-ü güzaf gibi görünse bile vardır böyle bir durum.
öncelikle sözlük yazarlarımızın keskin zekasını aydınlatmak adına bahse konu zayıfığın bedensel zayıflık değil de duygusal, maddi, zeka vs. gibi kavramlar olduğunu belirtmek isterim.
mesela hangi erkek kendinden zeki kadınla birlikte olmak ister. ya da maddi olarak kendinden daha güçlüsü bir süre sonra rahatsız edici bir hal almaz mı? bize atadan devredilen bir takım alışkanlıklar vardır. erkek dediğin güçlü olacak, kadınsa zayıf, köşeye sinmiş erinin yolunu gözetleyen yazgısının cenderesinde debelenip duran bir karakter olmalı. zaten bunu kabul etmeyen kadınsa direkt orospu yaftalamasına tabi tutulup dışlanır.
evet kadın biz erkekler için gayet zayıf, korumaya muhtaç olmalı öyle olmalı ki biz kadınları sevip başımızın tacı yapalım. sevgimizden şefkattimizden mahrum kalmamalı. kutsal aileye, kalıplaşmış kutsal toplumsal değerlere yakışmalı. o asla ayaklarının üstünde durmamalı. sevgiden payına düşeni almasının biricik yolu budur.
