90'lı yıllardan, juventus'un rubentus diye anıldığı dönemlerden bize kalan son yadigarlardan, en nadide parçalardan. futbolu bıraktığı gün muhtemelen titrerim, kusarım, başım döner bayılırım. çok şükür ki kendisi aklının ucundan bile geçirmiyormuş emeklilik fikrini şu aralar...
varsın 70 yaşında elinde bağ-kur emekli sandığı sağlık karnesiyle oynasın, çişini tutamasın, gene izlerim bu bianconeri fedaisini, grande alex'i. tartışmasız 1997-1998 sezonunun dünyada en iyi adamıydı ve bu adamın kariyeri boyunca fifa tarafından dünyada yılın futbolcusu seçilmemesi nazarımda en büyük rezalettir. 1998'de zidane'ın gösterdiği dünya kupası performansına kurban oldu onun serie a ve uefa şampiyonlar ligi'ndeki acayip futbolu, dolayısıyla zizou aldı ödülleri. senin cl'de elde ettiğin gol krallığı yeter koçum siktir et, ha bir de bütün sezon yardırıp real madrid'le oynanan final maçında son derece etkisiz bir görüntü çizmesini de hoş karşılamıyorum, evet hoş değil, nahoş.
şu anda 185 golü var serie a'da, öncelikli hedefi 200 barajını geçmek ki garanti gibin bir şey, zaten 250 gol toplam barajını çoktan geçti alex. varsın şansal büyüka denen adam o sinir hoplatan ağır konuşmasıyla "piero'ları görelim" diye selamı çakıp dursun, sen oynamaya devam et alex. 200 değil, ligde de 250 olsun.
senin 2001 senesinde celtic'e attığın frikik golünü yalarım diyorum ve ayrılıyorum huzurundan. kısa zamana dek alacağım 10-del piero damgalı juventus'un 97-98 kappa yüzüncü yıl çubuklusuyla(juvecentus) da iyice bütünleşeceğiz. del piero'yu sevin...