muhtemelen alevi olmayan bir kişinin kelamıdır. bu tanımdır.
" aleviliğin ne türklüğün yeniden yorumlanması ile ne de islamın yeniden yorumlanması ile bir ilgisi yoktur. alevilik ve bektaşilik üzerine internet sitelerindeki gaza gelen ve getiren yorumları okumuş olmaktan başka bir şeyler yapmış birisi olarak söylüyorum bunları.
misal 2000 li yılların hemen başında pkk terör örgütü bir takvim bastırmıştı, bu olayı sağduyulu ve kendisi hakkında yapılanları bilen bir alevi vatandaş hatırlayacaktır... ilgili takvim hususunda alevi cemaati kendisinin suçu olmadığını, pkk'nın yöre insanının hassas noktasını devlete karşı kullanmak amacıyla bu işe girişmiş olabileceğini devlete ve kamuoyuna anlatana kadar epeyce bir güçlük çekmişti.
yine alevi toplumu üzerinden doğan medya grubu bundan 1-2 yıl evvel ciddi bir komediye ortak olarak, bir kaç yurttaşın -ki bunun bir düzmece olduğu daha sonra ortaya çıkmıştı- kelamları ile, toplumun bu kitleyi cüzzamlı hasta yerine koyduğunu savunan beyanatlar ortaya koymuşlardı. yine alevi cemaati önde gelenleri ve sanatçılar aracılığı ile kamuoyunda doğan medyayı açıkça eleştirmişlerdi. süregelen yayınlar da bıçak gibi kesilmiş bu sırada adı geçen medya grubu da parsayı toplamıştı. ama allah'tan kısa sürdü bu oyun.
ben kendi adıma konuşabilirim ve diyebilirim ki; "efendim bunların kestiği yenmez, diktiği giyilmez, kız alınmaz kız verilmez" . bu sözlükte epeyce de oy toplarım...zira gözlemlerim bu yönde. sol görüşlü yazarlar da kendi arasında ikiye bölünür sağ görüşlüler de ikiye bölünür, artı oylar eksi oyları nötr hale getirirdi. tabi bu bir tahmin. ama bildiğim bir şey var ki; ben yukarıdaki cümleyi kullansam muhtemelen kendimi inkar etmiş sayılırım...benim peygamberim "kalp kıran kabe'yi yıkmış sayılır diyor" gerisine bu naçiz bünyenin tepesindeki kafa basmaz.
ben emin değilim bugünden hz.ali sonrası döneme kadarki süreçte soyumdan bir kişinin bir alevi ile nikahlanmadıklarından ...aranızda emin olan var mı? bir alevi "benim soyumda sünni yok" veya bir sünni "benim soyumda alevi yok" diyebilir mi? diyen kişiyi buradan alkışlıyorum, saf ve ari soyunu koruyabilmiş olan nesillere de rahmet diliyorum...ama bu mümkün değil...
alparslan'ın ordusunda alevi yok muydu? hoca ahmet yesevi hangi yola başkoymuştu, hacı bayram-ı veli'yi kültürel zenginliğimizden hariç tutacak ebleh var mı? mevlana her ne olursan ol gel demedi mi? kurtuluş savaşını kazanan istiklal ordusunda arap kökenli olmak vardı da, kürt kökenli olmak vardı da, alevi inanışına bağlı olmak mı yoktu? ulu önder yasak mı koymuştu orduya asker toplarken? peki milli ordunun kuruluşundan evvel ki yöresek cemiyetlerde alevi olanlar olduğunu inkar edecek argüman var mı elimizde? türkiye cumhuriyeti devleti'ni yöneten kaç başbakan alevi idi? kaç bakan görev aldı kabinelerde? kuvvet komutanlarının kara harp okuluna girişleri sırasında alevi olup olmadıkları soruluyor mu?
geçtim bunu, hani "kestiği yenilmez" olan alevilerden kasaplık yapan yok mudur? et alırken markette, stand görevlilerine "kasabın mezhebini" soran var mı? alevi ise yediğiniz etleri neremizden çıkartmamız gerekiyor?
alevilik mezhep değilmiş, mezhep nedir? allah'a ulaşmanın yolu...ölen aleviyi cehennemde gören varsa bu başlıktaki söze inanacak ve diyeceğim ki "alevilik allah'a ulaşmanın yolu değildir" ama ispat isterim arkadaş!!!
yok ben bu teraneyi aslında elimle yazmadım, klavyeyi götüme sürttüm ekrana bu yazı çıktı diyen varsa onu da okuyanlara havale ettim gitti...
bakın bu ülke satranç tahtası, dünya milletleri bu zeminde / coğrafyada birbirlerine "şah-mat" demek için inanılmaz bir mücadele veriyor. bu ülke eğer satranç tahtası rolünden silkinir de, oyunun bir parçası olmazsa son iki gündür olduğu gibi elimizde bir çubuk kendi sıçtığımız bu ve benzeri bokları karıştırır dururuz.