bir güzel amele onun on misli ecir verilir. kim verir ? alemlerin rabbi olan, merhametlilerin en merhametlisi cenab ı mevlamız. bir olay, o olmadan önce, onu bilmezse, senden benden farkı kalır mı ? allah bilmiyor mu kulunun elli vakit namaz kılamayacağını ? bilmiyor mu hz muhammed mustafa sav in, bu miktarın indirilmesi için geri dönmek isteyeceğini ? olayın aslı şudur;
allah cc, istedi ki kulu namazı 5 vakit kılsın, ama onun o namazına 50 vakit sevabı yazılsın. nitekim görüşmenin sonunda mevlamız bunu risaletpenah efendimize sas vaadetti. evet aslı şudur ki, cennetliklerin içerisinde, en üstün olanlar, cemalullahı görenler olacaktır. yani mevla ile görüşmenin, hiç bir şeye benzemeyen, en üstün bir tadı vardır. efendiler efendisi sas, miraç dönüşünde, hz musa ile karşılaştığında, geri dönmek istedi. ve döndüğünde bilerek konuyu uzattı, çünkü doyamıyordu efendimiz sav. sırf tekrar tekrar mevla ile görüşmek için, bu gidiş gelişleri yineledi. yeryüzünde kimseye nasip olmamış bu olaya, en yakın durumda olan hz musa idi. o cemali göremedi ama, mevlanın sesini ağaçtan tecelli etti. mevla ona elindeki nedir diye sordu. ( oysa allah herşeyi bilir) hz musa as cevap verdi ( oysa o da biliyor du mevlanın herşeyi bildiğini) bu benim asamdır, bununla şu şu şu işlerimi yaparım ( taha 18 ). lafı uzatıyordu çünkü mevla ile görüşmeye doyamıyordu.