bak güzel kardeşim bir şeyin fiyatını belirlemek için sadece arz yeterli değildir. elinde dünyada eşi benzeri olmayan bir tane misketin olsun, bunu kimse talep etmezse onun hiç bir ekonomik değeri yoktur. herkes talep ederse değerini sen belirlersin.
senin fındığın ne kadarını arz ettiğin kadar kimlerin fındığı kaç paradan talep ettiği de önemlidir. fiyatının hamburg da belirlenmesi senin elinde değil, şimdi dünya metal fiyatı da londra da belirleniyor. ekonomiye kim hakimse, pazarı kim elinde tutuyorsa kuralları o koyar. ürettiğin fındığın ne kadarının sen tüketiyorsun ne kadarını avrupa, almanya, isviçre, belçika tüketiyor ona bakmak lazım. afedersin fındığın çoğu bende diye b.kunda boncuk görürsen oturursun o fındığın üzerinde ilkokullara, orduya fiskobirlik aracılığıyla ücretsiz dağıtırsın.
gelelim arka tarafın dışarıya bağlı olmasına. bu olay tamamen sistem olayıdır güzel kardeşim. eğer bu sistem içinde var olmak istiyorsan, buraya dahil olmak istiyorsan bunun bedeli bir tarafının dışarıya bağlı olmasıdır. yok ben dışa kapalı olayım kuzey kore gibi kendi yağımda kavrulayım, olursa yerim olmazsa aç gezerim ama başım dik olur diyorsan o da ayrı bir onurlu tercihtir. sonuna kadar saygı duyulur.
ama hem bu sistemin her türlü nimetinden (elektroniğinden, arabasından, iletişiminden, sermayesinde vs) faydalanayım ama arkam bi yere bağlı olmasın diyorsan öyle bir ülke henüz icat edilmedi bulan olursa bana da haber ver gidip vatandaşlık başvurusunda bulunalım.