milleti temsil edecek adam, yaşamıyla, tavır ve hareketleriyle, düşünce ve eylemleriyle topluma örnek olmak, en azından, temsiline aday olduğu kitleye, öyle bir izlenim verme becerisini göstermek zorundadır. seçim arefesinde; geçmiş deşilir, kirli çamaşırlar ortaya dökülür. bu durum, yalnızca bizim ülkemize has olmayan, tüm ülkelerde geçerli ve değişmez bir kuraldır.
hal böyle iken,
'bir komploya kurban gitmiş zavallı' edebiyatını artık kimsecikler yemez! sen git! elin hayat kadınının koynuna gir, bir aşüfteye memleketini, milletini kötüle, sonra da milliyetçilikten, maneviyatçılıktan dem vur! kepazeliği diz boyunu aşan ve uçkuruna sahip olamayanın uçkurunu düğümlemektedirler. etik midir? değildir elbet ama siyaset etiği olarak ne kalmıştır ki zaten.
