ilk defa bugün ziyaret etme şansı bulduğum cenabet yer, yalnız ben mi cenabettim orası mı çözemedim. tarihi yarım adanın ortasında yer alan, kapitalizmin bas bas bağırıp ben buradayım naraları atmasına sebep olan bir avm. tabii, bu avm nezdinde; tarih kokan mekanlarda, kapitalizmin acımasız unsurları nasıl ve ne şekilde yükseliyor, bilemiyoruz. sevgili başbakanımızın tabiriyle, ne seviyede çanak çömlekler yok edildi, günahları boyunlarına.
neyse, geçelim. efenim, bu avm'yi hiç beğenmedim desem abartmış olmam hiç. mimari tasarım, iç dizayn filan berbat, daraltıcı, iç bunaltıcı ve insanın bir an önce kendisini dışarı atmasını salık veren bir mekan.
başa dönelim; evet cenabetlik dedim; daha avmye adım atalı 1 saat bile olmadan, art arda elektrikler gitti önce. lan dedim bu ne iştir, nasıl kepazeliktir bu? ardından avm içini kaplayan bir duman ve peşinden gelen bir anons: sayın müşterilerimiz (müşteri ya, ne olacağıdı!) lütfen avmyi boşaltıyoruz, bereket ki, avmye boşalıyoruz türünde birşeyler demedi anons eden bayan. hobaa.