enis batur dedim ya aferin dedim ya (bkz: sessiz sinema) dedim ya :
yordu bütün yıl bizi işler
ve ilişkiler: buraya ondan geldik.
korkmuştuk korkularımızdan,
coşkularımızdan bıkmıştık,
ne yavaşlıyor ne de hızlanıyordu
çarklar, kimseye rastlamıyorduk,
kendimize bile: buraya ondan
gelmiştik.
bulduk aradığımız yeni oyuncuları,
öğrendik ve öğrettik basit ve karmaşık
kuralları, neden böyle oldu pek
anlayamadık: kağıtlar ve zarlar,
pullar ve kibrit çöpleri atıldı
tek tek bir köşeye: bir gençlik
oyunuydu, benimsedik birden.
kamera kontrol, döndü makaralar
geceden geceye: rolden role girdik
gördüğümüz, görmediğimiz filmlerle;
güldük beceriksiz bir anlatıma, usta
bir kavrayışı içtenlikle alkışladık,
mimikler ve jestler arasında başka
durumlara ve kişilere öykündük:
buraya ondan gelmiştik.
kimbilir kim hatırladı piyanoyu
içimizden: bıkmıştık sinemadaki
sessizlikten. biraz buruk, çokça
esrik, kendimizden koparak yattık
sonra o gece. buraya ondan mı
gelmiştik: uyandık erkenden,
yeniden seslendirdiğimiz filimde:
yabancıydik şimdi giyindiğimiz
kişiye, tıpkı gelmeden önce.