biz üç kişiydik
dedecan dedehan ve ben
üç ağız, üç yarrak, üç götlü fişek...
adımız ibne diye yazılmıştı duşakabinin buharlı camlarına
sikimizde derman yok, ama sikişmekte de sınır yok
el dedecanda kulak boşta
ve götümüz dedehana emanet...
baldıran acısıyla ovarak üşüyen götlerimizi,
soğuk sular altında birbirimize sarılırdık.
cinsellik çok uzaktaydı
ve dokunuyordu yalnızlık.
gece uçurum boylarında,
sikişen çiftlerin sesleri
yüzümüze, çükümüze,
götümüze çarpar geçerdi.
göğsüne nutella süredi dedecan,
kokardı buram buram.
gizlice ona bakardık,
birbirimize hand job yapardık...
dedecan tam bir hamam ibnesi
dedecan deli dolu heyecan
göğsümde bir seks ikonası
dedecan ah dedecan...
dedehan a küçükken bir inşaatta vurdular...
yarıp çıkmışken nice büyük ablukaları,
götünden akan bir sperm gibi usulca,
titredi ve sarsılarak iki yana düştü kolları... .
ibnelik bir ısırgan otu gibi sarmıştı her yanını
sikilmiş bir penguen gibiydi, ayışığında gölgesi
uzanıp yanına biraz okşadım, dokundum kalçalarına
göğsümü ürpertirken dedehanın ilk busesi...
dedehan mor dağların oğlanı
dedehan mavi gözleri şahan
önünde kalkmayan dermansız yarrağı
dedehan ah dedehan...
biz üç kişiydik
üç hamam ibnesi
dedecan, dedehan ve ben
dedo...