istanbul'u özlemek,
seni hiç sevmeyecek birini düşlemek gibidir...
kadıköy iskeleden haydarpaşaya bakarken,
hiç gelmeceğinle kavuşma anını hayal etmektir.
istiklalin kalabalık yalnızlığının tam göbeğinde bulmaktır kendini.
istanbulu özlemek bir fahişeye fiyat biçmek gibidir.
galatadan balıklara simit atmak
vapurun iskeleye yanaşma heyecanına yenilmektir.
bazen istanbulu özlemek
küçük bir çocuğa sarılmak gibidir...
sultanahmetinden eminönüne
insan kalabalığına karışmayı istemektir.
sonra taksimden ortaköye yürümektir
attığın her adımın zamanı öldürdüğüni inkar etmektir.
istanbulu özlemek geçmek bilmeyen yara gibidir.
bazen boğazında balık,
bazen rakısında buz olmak istemektir.
boğulmak isterken denizinde,
deniz kızlarını hayal etmektir istanbulu özlemek.