95-96 yıllarında (evet milattan sonra), internet ortamında doğal olarak bu kadar ergen ve çıtır yokken(o zamanlar sadece biz zenginlerin bilgisayarı ve u.s. robotics fax modemi vardı) yani ortamdaki seviye hakikaten üst düzeyde iken insanlar sohbetlerindeki entellektüellikten etkilenip aşık olurlardı birbirlerine.
insanın aşık olmasının bir sebebidir insan olması, yani anahtar deliğinden bakılınca konuşma ve yazma yeteneğinin olması bir sebeptir aşka.
dolayısı ile kelimelerin gücünü kullanarak senin rüyalarında bile yaratamadığın o rengarenk dünyayı yaratırdık özel mesaj pencerelerinde.
ve sanal seks bile sadece kelimelerle idi; görüntüsüz ve sessiz sevişirdik kabloların içinde.
gözlerimizin içine bakardık; o 14" tüplü ekranlardaki nickname'lerimize bakarak birbirimizin.
bana o zamanlar "izmirli" derlerdi.
izmir|i
benim de oldu aşklarım.
--spoiler--
Yıldızlardan birinde ben yaşıyor olacağım.
Ben gülüyor olacağım bir tanesinde.
Ve geceleyin gökyüzüne baktığında bütün yıldızlar gülüyor gibi olacak...
Yalnızca senin gülen yıldızların olacak!
Ve üzüntün hafiflediğinde beni tanımış olmak hep seni mutlu edecek, benimle gülmek isteyeceksin.
Bunun için de arada bir pencereni açacaksın...
Dostların gökyüzüne bakıp bakıp güldüğünü görünce çok şaşıracaklar!
Onlara 'yıldızlar hep güldürür beni!' diyeceksin... Deli olduğunu düşünecekler..
--spoiler--