yeni başlayanlar için kürtçe dersi

entry67 galeri
    53.
  1. akû: akü, akümülatör.
    al: alem, bayrak.
    al çikandin: bayrak dîkmek.
    al daxistin: bayrak indirmek.
    al kêşan: bayrak çekmek.
    alandin: ambalajlamak, sarmak.
    alastin: yalamak.
    alav: 1.alev 2.alet, edevat.
    alayî: ask. alay
    alaz: niyetlenme, kastetme.
    alban: arnavut.
    albanî: arnavutça.
    albanya: arnavutluk.
    album: albüm.
    albumîn: albümin.
    alemdar: bayraktar.
    alerjî: alerji.
    alî: cihet, yan, cenah, taraf, yaka, yön.
    alî girtin: taraf tutmak.
    alif: kışlık hayvan yemi.
    alîgir: yandaş, taraftar, taraflı.
    alîn: birbirine geçirmek, dolamak.
    aliqîn: birbirine dolanmak.
    alistin: yalamak.
    alkol: alkol.
    alman: alman.
    almanî: almanca.
    almanya: almanya.
    almas: elmas.
    aloq: bademcik.
    altaxî: ihbar, ispiyon.
    altaxî kirin: ihbar etmek.
    altaxîname: ihbarname.
    alternatîf: alternatif.
    alû bûn: kamaşmak.
    alûçe: erik.
    alûde: pisliğe bulaşan.
    alûle: 1.dar sokak. 2.koridor.
    alûs: sahte kibarlık, sahte davranışlı.
    amade: amade, hazır.
    amade be: hazır ol!
    amade kirin: hazırlamak.
    amadexwer: hazır yiyici.
    amadeyî: hazırlık.
    aman: kap-kacak.
    ambargo: ambargo.
    ambûlans: ambulans, cankurtaran.
    ambûr: tesisat, enstrüman.
    ambûrîn: alet, malzeme.
    ambûrsaz: tesisatçı.
    amed: diyarbakır.
    amêdî: irak’ta bir kürt kenti.
    amêjen: alaşım, terkip.
    amêrîka: amerika.
    amêrîkayî: amerikalı.
    amir: amir.
    amîral: amiral.
    amoj: amca karısı.
    amojin: amca karısı.
    amojkar: eğitimci, pedagog.
    amojkarî: pedagoji.
    amper: amper.
    ampûl: ampul.
    amsterdam: amsterdam(hollanda’nın başkenti).
    amûda: suriye’de bir kürt kenti.
    amûr: tesisat, enstrüman.
    an: 1.ya, veya (hut), yahut. 2.yoksa. 3.çoğul edatı.
    an jî: ya da.
    ananas: ananas.
    anarşî: anarşi.
    anatoliya: anadolu.
    anatomî: anatomi.
    andêr: soyka.
    angaje kirin: angaje etmek.
    angajman: angajman.
    ango: yani, demek ki.
    anîn: getirmek.
    anîn ba hev: bir araya getirmek.
    anîn ber hev: bir araya getirmek.
    anîn bîr: anımsatmak, çağrıştırmak.
    anîn cem hev: yan yana getirmek.
    anîn pêş: ileri almak.
    anîn ser çokan: diz çöktürmek.
    anîn ziman: dile getirmek

    kaynak: textara.
    2 ...