max stirner

entry26 galeri
    9.
  1. çok doğru tespitleri, aforizmaları falan olsa bile, anarşizmi egoist bir yaklaşımla değerlendirdiği için (bu, anarşizmin doğuşunun bireycilik olduğu gerçeğinden ortaya çıkmış olsa bile*), fikirleri bir yerden sonra ütopikleşmiştir. işin içine topluluk halinde yaşayan hiçbir canlı türünün sadece kendisini düşünmediğini katarsak, insanın da topluluk halinde yaşayan bir canlı türü olduğu gerçeğinden de bir tutam serpersek, fikirlerindeki bireyciliğin -daha doğrusu, egoizmin- hayali olduğu sonucuna ulaşırız.

    onun fikirlerinin yanında, bakunin'in ve onun sonrasından gelen kropotkin'in anarşizmi daha gerçekçi kalmakta (en azından, toplumsal açıdan). ama onların öngördüğü anarşizm de büyük oranda şiddete başvurduğundan, ortaya gereksiz bir yıkım çıkıyor.

    max stirner'in dengelenmiş bireyciliğiyle bakunin ve kropotkin'in dengelenmiş şiddetini birleştirip, en azından akla yatkın bir anarşizm düşüncesi yaratılabilir. burada 'dengelenmiş'ten kasıt, 'hiçbir canlının hayatına kast etmeyecek derecede dengelenmiş'tir. her ne kadar tolstoy'un sevgi dolu anarşizmine benzese de, bu bahsettiğim şey, bir dereceye kadar şiddeti destekler. ama herhangi bir canlının hayatına kast edecek kadar değil.

    edit: her ne kadar kendisi bireyci anarşizmin temsilcisi sayılsa da, bu bahsettiğim şeye yakın bir örnek için: (bkz: pierre joseph proudhon)
    0 ...