kokoreçin çeşitli baharatlar ve domates ile sac üzerinde harmanlanmış, farklı bir yapılış şeklidir. istanbulda sadece bu tarz makbul olduğundan izmir usulü beğenilmez ve burun kıvırılır. izmirliler de istanbul da izmir usulü yemeye kalktıklarında darmadağın olup rahatsızlanırlar.
buun sebebi şudur. kokoreç süt kuzu bağırsağından yapılması gereken bir yiyecektir. süt kuzu yumuşaktır ve kokusu ağır olmaz. pişmesi için çok fazla süreye ihtiyaç duymaz. ayrıca pahallıdır da. pişmesi için şişe sarılıp kömür üstünde belli bir süre de belli müdahaleler ile rahatlıkla pişer. dışı simsiyah kömür gibi olmadan, ya da eni 20 cm genişlikteki şiş 10 cm ye düşmeden içi pişer. sorun da burada başlar. eğer işin hilesine kaçtıysanız yani ne bulup şişe sardıysanız, o bağırsak sadece ızgara da pişebilir. doğal olarak o kokoreç kayış gibi olur. onu da bıçak kıyması adı veriler satır ile kıyarak çözüm bulurlar. ancak ağır kokusu rahatsız edicidir. o nedenle çeşitli baharatlar ile kokuyu giderirler. bu arada bu pişme esnasında kokoreç iyice hacim kaybeder. %50 kadar hacim kaybetmiş kokoreci bir şekilde porsuyona geri döndürmek gerekir ki tam burada domates devreye girer. hem suyu ile biraz yumuşaklık hacmi ile dolu bir porsiyon ortaya çıkarır.
alın size istanbul usulü kokoreç. izmir usulünü anlatmaya gerek yoktur. ancak gene de (bkz: #11575499)