ilk yılımda kendisini görmeden önce en çok adını duyduğum hoca. ''Bölüm başkanıdır, çok serttir, derse girince ayağa kalkmayanı sınıftan atar, sınavları çok zordur, bir harf hatasından puan kırar...'' gibi şeyler duyup da ilk dönemin her dersinde tir tir titrediğim hocam. Bir de tahtaya kalktıysam...
ikinci yılımda sırf ''Coşkun Hoca olmadan Üniversite mi olur?'' diyerek seçtiğim Farsça dersinde anladım ki, dünyalar tatlısı biri. Otoritesine hayran kaldığım, en alçak ses tonuyla bütün sınıfın kendisini dinlemesini sağlayan bölüm kurucusu hocamız; seçmeli dersinde alışılmışın aksine, oldukça anlayışlı ve güleryüzlüydü.
Sanıldığı gibi katı bir hoca değildir vesselam. Saygı duyduğunuzu ve sevdiğinizi anladıysa, sizi her gördüğünde gülümser, ve dile getirdiğiniz maruzatlarınız için mümkün oldukça yardımcı olur. itiraf etmek gerekir ki, O'nun tarafından sevilmek her öğrenciye nasip olmayan bir duygudur.