tarihe geçen ayarlar

entry25 galeri video2
    3.
  1. neyzen teyfik hikayelerinin komplesi;

    Fasulyeye benziyor

    ikinci Meşrutiyet döneminde nazırlığa getirilen bir zat, çok geçmeden yeğeninin vali olarak atanmasını sağlar.
    Karşılaştıklarında, Neyzen:
    --Maşallah, kardeşinizin oğlu tıpkı fasulyeye benziyor.
    --Genç yasta vali oldu, neden fasulyeye benzesin?
    --işte bende onun için benzetiyorum ya. Fasulye de sırığa sarılarak büyür.

    ***

    Çalarken..

    Soruyorlar:
    --Neyzen, çalarken mi neşelenirsin, yoksa neşeli olduğun zaman mı çalarsın?
    Maliye Bakanı hakkında yolsuzluk dedikodularının dolaştığı bir dönemidir.
    Neyzen: "Maliye Vekili değilim ki, çalarken zevk alayım"....

    ***

    Fıçı

    Neyzen Tevfik'e doktor içkiyi men etmişti.Fakat Peyami Safa bir gün
    üstadı ziyarete gittiğinde odanın bir köşesinde bir fıçı şarap gördü.
    -Bu ne bre üstad? Diye sordu. Hani sen artık içmeyecektin?
    -Ne yaparsın, oğul, içmezsem kuvvetten düşüyorum.
    -Peki, içkinin faydası oluyor mu?
    -Ne diyorsun olmaz olur mu? Mesela bu fıçı buraya ilk geldiği zaman
    yerinden kımıldatamıyordum, şimdi iki elimle kaldırabilirim..

    ***

    Ben yumurtlamadım

    Neyzen Tevfik'e muharrir yazacağı romanı anlatıyordu. Sonuna gelince
    Neyzen yüzünü buruşturdu:
    -Bu mevzuu beğenmedim!..
    -Öyle ama, siz hiç roman yazmadınız. Nasıl fikir yürütüyorsunuz?!.
    Neyzen Tevfik kızdı:
    -Ben yumurtanın da iyisini, bayatını anlarım. Fakat hiç yumurtlamadım!..
    ***********

    Talat Paşa ve Neyzen

    Talat Paşa, bir gün Neyzen Tevfik'e memuriyet almasını teklif
    etmişti.Neyzen, Paşanın bu nazik iltifatına gülerek şu cevabı verir:
    -Memur olursam sonunda ne olacağım?
    Talat Paşa memurluk silsilelerini saydıktan sonra:
    -Hiç!..der.
    Neyzen, Paşaya dönerek:
    -işte ben bugün de (hiç)im!.
    *****************

    Edep

    Tanıdığı bir subayı ziyarete,kışlaya gider.Subayın ricası üzerine askerlere ney çalar.Sonunda aşka gelip zeybek oynamaya durur.Pantolonun dügmelerini iliklemeyi unuttugunu gören erlerden biri " Efendi amca,edep yerin açikta kalmis " der.
    Neyzen oyunu keserek ellerini kaldırarak Tanrı'ya seslenir: " Çok şükür sana, nihayet karşıma edebim olduğunu söyleyen bir kulunu çıkardın "
    *****************

    Herkesin Bildigini

    Basın çevrelerinde tanınmış bir hanım,Neyzen'le karşılaşınca,
    --Aşkolsun,benim için aşifte filan gibi sözler söylemişsiniz ?
    Neyzen elini sinek kovalar gibi sallamış;
    --Hanım,sen beni tanımıyorsun.Ben herkesin bildigi şeyleri söylemem.
    *******************

    Pisliğe bulaşmamak

    Savaş vurguncularından birinin dedikodusu yapılmaktadır.
    --Tonla parası var...Herifin bir eli yağda,bir eli balda...Nereye gitse,hemen yol açıyorlar.
    Neyzen sorar :
    --Gerçekten kenara çekiliyor mu herkes ?
    --Çekiliyor
    --Demek cebindeki pisliğe bulaşmak istemiyorlar...
    **************************

    Evin yolu

    Aksaray'da bir ev kiralar.Yeni taşındığı sıralar,geceleri meyhaneden dönerken ara sokak içindeki evini bulmakta güçlük çekmektedir.Bir gece,karşısına çıkan bekçi'ye:
    --Bekçi baba,Neyzen Tevfik buralarda bir yerde oturuyor.Sen evini biliyormusun?
    --Neyzen Tevfik sensin ama beyim!
    --Ben sana kimim diye sormadım,Neyzen Tevfik'in evini sordum...
    ***************************

    Kırk yıllık ölü

    Dr.Fahrettin Kerim Gökay "içkinin zararları" konulu konferansını vermektedir. Bir ara:
    --Rakı'nın her kadehi,hayatımızı bir saat kısaltır,der.
    Dinleyiciler arasında olan Neyzen yerinden fırlayıp bağırır:
    --Eyvah,yandık!
    --Hayrola?
    --Hesap ettim,meger ben öleli tam kırk yıl olmuş!!!
    ****************************

    Hangi Anahtar?

    Dini bütün geçinen bir dostu sorar:
    --Beni tanırsın...Cennetin anahtarı sende olsa beni oraya almaz mıydın?
    Neyzen,karşısındakini baştan ayağa şöyle bir süzdükten sonra gülümser:
    --Bende Cennetin değil de Cehennemin anahtarı olsaydı,senin için daha hayırlı olurdu.Belki seni oradan çıkarırdım!
    *******************************

    Gelin gibi...

    Son hızla giden taksinin şoförüne sesleniyor:
    --Aman oğlum,n'olur biraz yavaşla.
    --Merak etme baba,biz bu taksiyle gelin taşıyoruz.
    --Desene biz de düzülecekler arasındayız!!!
    *************************************

    Geri gelmeyeceklerse?

    Birinci Dünya Savaşı yılları.Mahalle bekçilerinin davul çalarak topladığı bir kafile,askerlik şubesine gitmek üzere yola koyuluyor.Kaldırımlarda biriken halk gidenleri uğurluyor:
    --Allah selamet versin,Allah selamet versin.
    Yemen,Çanakkale,Filistin gibi cephelere gidenlerin geri dönmeyeceklerini bilen Neyzen de bu yolculuk törenine katılıyor:
    --Allah rahmet eylesin,Allah rahmet eylesin!!!

    alıntıdır;
    http://www.narteks.net/sa...en-tevfik-hikayeleri.html
    0 ...