herkes bir kenarda oturmuş zevksiz tiyatromuzun calışmasını izliyordu. bir adam kafasında beresi, üstünde zero yazan tişörtü, altında yırtık converse ayakkabıları ile tiyatro sahnesinin sağ köşesine oturmuş bekliyordu. herkes o'nu izliyordu. çünkü; hareketsizce durup başını öne eğmiş bekliyordu. siyah beresini cıkardı. siyah uzun saçları arasından yüzünü göremiyorduk. bir anda ellerini havaya kaldırdı. 'insanlıkkkkkkkk' diye bağırdı. bütün tiyatro onun sesiyle yankılanmıştı. o an uyuyan ne varsa kalkmıştı artık uykusundan. herkes o'nu izliyordu. tiyatro o gün gercektende istediği coşkuya ulaşmıştı. oyunculuk buydu. tam senaryoda yazan yerin üstüne söylenebilecek tek söz bu olurdu.