oysa ne kadar güzeldi ortaokulda lisede sınıf başkanı seçilmek. peşpeşe seçilmekse tadından yinmezdi.
sonra sınıfta kollar seçildiğinde spor kolu seçilmek... hocanın sınıftan çıkarken ''hey ömer gel, sınıf sana emanet. otur bakıyım masama'' demesi.
her yaşın içinde barındırdığı şirinlikler olsa da, veletlik dönemindekiler bi başka.
şimdilerde kimse yanağımızdan makas alıp, başımızı sıvazlıyıp ufak bi mebla da olsa cebimize para sıkıştırmaz. o zamanlar ne kadar değerliydi, verilen bi sakız parası bile...
yere düşen çikolatanın yarısını o zamanlar kimseye aldırmadan, arkadaşlarınla güle oynaya alıp tekrar yemek. mahalle maçlarında beğenilen kıza hava atmak için sert oynamak.*
ailenin durumu ne alemde bilmem ben, bugün de yiyeceğim dondurma sayısına bakarım modunda olmak! hayatı hep pamuk şeker kıvamında zannetmek...