filmin senaryosu, Alexander Radivojevic'e aittir, yönetmeni ise Srdjan Spasojevic'tir. son yıllarda şiddet pornosu başlığı altında değerlendirebileceğimiz onlarca film çekildi, bu filmlerin kimisi klasik gore sineması içinde yer almaya çalışıyorlardı kimisi de grindhouse projesinde olduğu gibi 70'lerin istismar sinemasına selam çakıyorlardı.
srpski film ise tüm bunların dışında bir film. filmin izleyiciyi kışkırtmak ve ortaya çıkacak olan sansasyon sayesinde yapımcılarının önünü açmak amacı göz ardı edilemez.
ancak ben, filmin başka bir derdinin de olduğunu düşünenlerdenim. öncelikle filmin adı "srpski film" türkçeye "sırp filmi" olarak çevirebiliriz. bu ad, doğrudan filmin senaryosuyla ilgili değil. yapımcıların dünyaya bu denli uç bir filmle "sırp filmleri böyle olur" türü bir mesaj da vermeyeceği de aşikar. bu durumda filmi okurken sırbistan'ın son yirmi yılına biraz daha dikkatli bakmak gerekiyor gibi geliyor bana. yugoslavya'nın dağılması, bosna savaşı, sırpların yaptığı katliam ve pek çok insanlık suçu işleyen sırp'ın hala yargılanıp cezalandırılmamış oluşu vicdanı olan her insan gibi vicdanı olan bazı sırpları da rahatsız ediyor olmalı. bu durumda didaktik bir film çekerek derdinizi anlatmanız da mümkün fakat bu denli provake edici bir film çekerek de derdinizi anlatabilirsiniz.
sonuçta adı "sırp filmi" olan ve bu denli öfke uyandıran bir filmi izleyip sırpların psikolojisi üzerine düşünmemek elde olmayacaktır.
filmin sırbistan özelindeki yorumunun yanında insanlığın bugün geldiği noktayı göstermesi de kayda değer. dünya 11 eylül saldırılarından beri aralıksız bir savaş halinde. çevre felaketleri ve küresel ısınma artık sonumuzun geldiğinin işaretlerini verir noktada. kısacası insanlık için umutlu bir gelecek düşlemek gittikçe zorlaşıyor.
bu durumun yansımalarını son yıllarda çekilen filmlerin içerdiği şiddete ve karamsarlığa bakarak ölçebiliriz. dünyanın ve türkiye'nin bütün önemli bağımsız sinema festivallerinde gösterilen filmlere kabaca baktığımızda bile bu durum hemen göze çarpıyor.
sonuç olarak, srpski film'i bir de bu pencereden değerlendirmek gerektiğini düşünüyoru.
yine de tüm bunları düşünmek için bu denli zor bir filme doksan küsür dakika ayırmaya değer mi? işte asıl soru bu olsa gerek.