patron... patronumunn sabah akşam vardiyalı deli gibi durmadan çalışan dev gibi bir matbaa makinası var. devamlı iş basıyoruz aralıksız... para olmadığını söylüyor bizim üstlerimize kendisi pek uğramıyor. paramızı almamız gecikiyor!
ikincisi öyle bir patron ki hayatının on senesini matbaa makinasına vermiş ustalaşmış birisi ile yani ofset baskı ustası ile mücellitçi'nin maaşını aynı tutuyor... hiç abartısız söylüyorum kahveden bir adamı kaldır matbaaya getir. mücellithanede en fazla 4 gün de işyapabilecek hale gelir. baskı ustaları ise 7 yıl ortalamasıyla yeteneğine göre bu işi öğreniyor. kimisi ise hiç öğrenemiyor çünkü kolay bir iş değil hem hammallığı var hem de kafayı kullanmak var.
şimdi benim patronum dinden imandan bahsediyor. ulan herif sen bir şu yahidiler kadar olsana göd.. ne oldu yol parasını bile vermiyoruz biz diye konuştu. ustanın birtanesi diyor ki . ilk önce adalet dağıtsınlar. ustanın birtanesi diyor ki alınları secde den kalkmıyor bunların . ustanın birtanesi diyor ki bunların inandığı allah ile bizim inandığımız başkadır aynı olamaz. **