"karı dırdırı" elle tutulabilecek, öpülüp mıncırılacak kadar maddeleşen bişey bazı zamanlarda. allah düşmanımın başına vermesin. anamızdan öğrenip zamanla kara kuşak sahibi olacak kadar uzmanlaşıyoruz ona diyecek bişey yok zaten. bir de bunun en iyi kız arkadaştan yenilen versiyonu var ki, değme maço sevgiliye taş çıkaracak cinste tezahür ediyor zaman zaman. bugün alasını yedikten sonra düşündüm "en iyi kız arkadaş" olma denilen şeyi. gavurun deyimiyle "best friends forever" denilen kavram o gördüğünüz skko yarım kalpli kolyelerden çok daha fazla şey barındırıyor içinde. erkekler koloni halinde takılıp yine de akmadan kokmadan kardeş kardeş geçinip giden varlıklar.oysa bir kız grubu en fazla 2 kişiden oluşur. 3. ye yazıktır, günahtır. o 3. mutlaka dışlanır. o yüzden en iyi arkadaşınla başka bir en iyi arkadaşını aynı ortamda barındıramazsın, kızlar yolar birbirini. çetin iş yani. bir kere en iyi kız arkadaş dediğin kişi 2 bilemedin 3 yıl içinde sevgiline rakip olup çıkıyor o derece arandaki ilişki. aralarında tonla benzerlik var.
1. sevgiline olduğu gibi kız arkadaşına karşı da sorumlulukların var bi kere. düğüne giyeceği kıyafeti gidip beraber seçersin, saç kesimine beraber karar verirsiniz, sevgilisinden ayrılmışsa sevgilinle görüşmek yalan olur, hasta olunca bakarsın, çorba alır içirirsin (sakaya burdan tonla selam ederim. içirdiği bi tas çorba sayesinde en yakın arkadaşı "Z" den oldu hatun, nası sevmiyeyim şimdi ben bunu?)
2. kız arkadaş en az sevgili kadar kıskanç bir şahsiyet. sevgilinden kıskanır bir kere seni. haftasonları sevgilisinin yanına giden şükranı mustafadan kıskanmam gibi. veya eski oda arkadaşımın her gece sevgilinle çıkıyon deyip benle küsmesi gibi. veya sakanın tee-pee etiketli yazılar neden daha fazla diye kıskanması gibi. sadece sevgiliyle kalmaz tabi. giydiğine bile karışır. örn: gece dışarı çıkacağımız zamanlarda şükranın giydiğim eteklere " namus kalmamış hiç sende" serzenişleri, tubanın soyunma kabinine benle girip "okula o giyilmez bu giyilmez" deyip rahip mintanında karar kılması, yanımda gezerken nemrut kesilip kaşı gözü oynayarak sürekli açılan yakamı, sırtımı örtmeye çalışması gibi. başka arkadaşlarından kıskanırı anlattım zaten.
3. kız arkadaşınla resmen "in a relationship" staüsünde olursun. ve bu hakikaten sonsuza dek sürer. ayşenin arayıp bana ulaşamayınca "sen beni artık sevmiyosun" demesi, sabah okula onsuz gittim diye şükranın dersin ortasında "ilişkimizde yolunda gitmeyen birşeyler mi var" mesajı atması gibi, sakanın ıssız adam gibi cool takılarak beni sallamayıp sonra sonra dökülmesi gibi, ümynin "bana hiç zaman ayırmıyosun, çok değiştin" demesi gibi ilah ilah ilah...
4. kız arkadaştan yenilen kazık bence sevgiliden yenilen kazıktan daha acı gelen birşey. insan kabullenemiyor. en yakın arkadaşının başka bir kızla sırlarını paylaştığını öğreniyorsun bir şekilde. hissettiğin şey aldatılmak gibi. tarifi yok sanırım veremiyorum.
5. kız arkadaş kişisi ilgi isteyen, şımartılmayı bekleyen varlıktır. giydiğine "ayyy canım çok yakıştı" diyeceksin, facebook resimlerine "bebshim coq guselsin" temalı yorumlar yazıcaksın, depresyona girdiğinde romantik komedisini, çikolatasını, bu gece barda gönlüm hovardasını eksik etmeyeceksin, sevgilisiyle küsünce oğlana etmedik hakaret bırakmayacaksın, yeri geldiğinde anasına babasına yalakalık yapıcaksın. olucak bunlar mecbur yani. racon bu.
5. her en iyi kız arkadaş diğerinin birazcık sevgilisidir ve her kız aslında biraz biseksüeldir bunu da herkes bilir.