hayatı ıskalayıp kariyer yapmış kadın

entry18 galeri
    11.
  1. günümüzün modern(?) toplumu kapitalist ideolojiyi idealleştirmekte, bu uğurda insanlara kariyer gibi içi boş amaçları pompalamaktadır. Günümüz dünyasında tek gerçeklik, tek güç "para" ve onun sağladığı getiriler olmuştur. Bu koşullar yeni insan protetipleri doğurdu. Şirketler çalışanlarından daha çok verim alabilmek, onları kendilerine daha çok para kazandırabilmek amacıyla motive eden yeni taktikler geliştirmek zorundaydı. Bu amaçla, hem çalışanların kendi aralarında örgütlenmemesi, hem de kendi aralarında rekabet edip patrona daha çok para kazandırması için kariyer balonu yaratıldı. iş hayatında yükselmek (ama nereye?), kısacası "kariyer yapmak" günümüz gençliğinin yegâne derdi oldu. Çünkü patronlar da biliyordu ki, insan denilen mahluk 1.egosuna, 2.hırsına yenik düşen ya da kolayca düşürülebilen bir varlıktır.

    Ego ve hırs ve para kazanma tutkusu birleşince -ki hepsi birbirini etkiler- ortaya bu canavar insan modeli çıkıverdi. işte bu insan: Hayatı boyunca çalışmak, sürekli daha çok para kazanmak ve iş hayatında en yükseğe çıkabilmek için önüne gelen hiçbir varlığı tanımayan; sırf iş hayatında kendine rakip gördüğü için okul arkadaşlarını bile satmaktan çekinmeyen, onları hayatından silen, insani duyguları gitgide körelen, sağduyu ve içgörü mekanizmaları bozulmuş, hayata yalnızca "kâr-zarar" ekseninden bakan, işine gelmeyen insanların ekmeğiyle oynamaktan çekinmeyen, bu anlatıldığında "iş hayatında duygulara yer yoktur" saçmalığını utanmadan söyleyebilen bir tür canlıya dönüşmüştür.

    Bu insanı içinde yaşadığımız bu sistem yaratmıştır. Bu insanı Wall Street, Amerika, parasal sistem, Yahudi Lobisi, Türkiye Cumhuriyeti, Sanayi Devrimi yaratmıştır. Bu insan dünyadaki milyonlarca insanın açlıktan kıvrandığını bilmez, bilmek istemez, işsizliğin boyutlarını, suç oranına etkisini, eğitimsizliği bilmez. Empati yapamaz, elitisttir, snobdur, benmerkezcildir. Sahip oldukları sonunda ona sahip olmuştur. Oysa hepimiz gibi onun da sıçtığı bir boktur; ama bunu bile görmek istemez, dönüp bakmaz; hemen sifonu çeker. Hayatın gerçekleri, onun için yamulmuş, onun kendi gerçeklerinden başka hiçbir gerçek; artık gerçek değildir. O da paradır, kariyerdir, mülkiyettir, ticari itibardır, networkingdir, paradır, rekabettir, ve yine paradır. Peki bunun hepsinin temelinde yatan gerçek nedir: iKTiDAR! insanoğlu güce tapar. Bu yüzden her zaman iktidar olmak ister. iktidarın yolu para kazanmaksa, para kazanmanın yolu kariyer yapmaksa, kariyer yapmanın yolu üniversite okumaksa hepsini yapar. Yeter ki kendini güçlü hissetsin. Ama yanlış yoldadır. Kendini güçlü hissetmek asıl anlamını yitirmiştir. Yalnızca vahşi ve arkaik bir duygu halini almıştır.

    işte...Günümüzün kariyer yapmak isteyen hırs küpü kadını da bu insan modelinin birebir aynısıdır. Ancak kadınlar toplumsal kurallara, geleneklere genelde erkeklerden daha bağımlıdır; bu da bir çeşit kendini koruma içgüdüsü olarak tanımlanabilir. Erkek istediğinde her şeyi bırakıp çekip gitme özgürlüğünü kendinde bulsa da kadın bulamaz. Bu da onu kurallara daha bağımlı hale getirir. işte iş hayatında kadınların nasıl çalıştıkları yerlere sadık olduklarını, patronun dibinde biten ilk kişi olmalarını, işkolik olmalarını açıklayan da budur.
    0 ...