sağlam ama kullanışsız, çakmak, kundak ve namlu olarak üç en önemli parçasının sayılabileceği eski zaman silahıdır.
çakmak, barutu ateşleyen mekanizmaydı. 60 ila 90 santim uzunluğunda için için yanan "fitil"i tutardı. tetik çekildiğinde fitil ateşleme kovanındaki yemleme barutunu yakar, yanan barut da ateşleme deliğinden namlunun içindeki barutu ateşlerdi. tüfek doldurulurken barutun kaza sonucu ateşlenmemesi için fitil çıkarılırdı. biri sönerse ötekini kullanabilmek için fitilin iki tarafı da yanık olmalıydı. fitil, bir uç sol elin küçük parmağı ile yüzük parmağı arasında, öteki aynı elin yüzük parmağı ile orta parmağı arasında tutulurdu. islam dünyasında ise bir uç yanmış olur diğer uç kundağa sarılı dururdu. bu durum fitil ile uğraşmayı kolaylaştırsa da sönme riskini arttırırdı.
ateşlemeden sonra doldurma işlemi 29 adımda yapılabildiği ve bunu yaparken barut ve ateşle asker cambazlık yaptığı (bir yandan da fitil sönmesin diye üflemek gerekiyor)* için at sırtında yapmak imkansızdı. ok atanların dakikada 6 ok atabildikleri düşünüldüğünde durum ortadadır.
ayrıca yivsiz olduğundan, namlu mermiye dönme hareketi verebilse de bu tamamen rastlantısaldır ve 60 metrede 1,5 metre sapma olabileceğinden askerin ne kadar iyi nişancı olduğunun pek de bir önemi yoktur. o yüzden toplu hedeflere karşı etkili olabilirken tek bir insanı vurmak neredeyse imkansızdır. (bkz: vatansever)