ben bu yazıyı sana yazıyorum, evet sana.
benle hiç alakan yokken, hatta beni hiç sevmiyorken, (ki bana patilerini çek demiştim bir keresinde)geldin tatlı dilinle beni sordun, ilgilendin, dinledin, sıkıntımı paylaştın, destek oldun, özelini açtın, aileni anlattın, benimle sahildeki banka oturdun, samimi olarak yüzüme güldün, güzel gözlerinle gözlerime baktın ve ertesi gün hiç bir şey olmamış gibi bir selamı bile çok gördün, yüzüme bakmadan çektin gittin. soruyorum sana neden hayatıma (kısa süreliğine de olsa)girdin? neden duygularımı paylaştın? neden bir an yalnızlığıma çare iken, bırakıp gittin? neden... neden... neden..