türkiye de siyasal ikliminin faşist bitki örtüsü

entry4 galeri
    1.
  1. mesele şudur:
    türkiye 1950'de kore'ye asker göndererek kapitalizm ile sosyalizm arasındaki iç savaşta safını belirler: kapitalizm
    bu saf belirlemenin doğal sonucu, başta güvenlik aygıtı olmak üzere, devlet aygıtının bütün kademelerinin hızlı bir şekilde anti-komünizm orjinli olarak şekillenmesi olacaktır.
    nato ve cia türkiyedeki bütün devlet kurumlarında cirit atmaya başlar, faşist kadrolar köşe başlarını tutarlar...
    ama yetmez!
    1960'lar türkiyesinde sol düşünce giderek kitleselleşmekte, işçi sınıfı bilinçlenmektedir. bu yükselişin karşısına bir güç çıkarılması gerekir.
    işte bu güç, islamcılık, muhafazakarlık, milliyetçilik yani her türden sağcılık olacaktır...
    sağcılığın ya da faşizmin toplumsal zeminin oluşması için her türlü yola başvurulur;
    eğitim sisteminde dersler buna göre konulur,
    peşpeşe imam-hatip okulları açılır
    basın ve tv'de her türlü propaganda yapılır
    ama yetmez...
    çünkü kitlelerdeki bilinçlenme devam etmektedir.
    işe generaller el koyar: 12 eylül!
    binlerce solcu tutuklanır, işkence görür, yüzlercesi öldürülür...
    insanlar örgüt sözcüğünden korkar hale getirilir.
    bilinçli bir şekilde tarikatların, cemaatlerin önü açılır, devlet kurumlarına bunlara mensup kişiler doldurulur.
    kürt sorunun da etkisiyle milliyetçilik pompalanır, imf'ye, avrupa birliği'ne, abd'ye seslerini çıkarmayanlar, devrimci, ilerici, demokrat kim varsa hepsini vatan haini ilan ederler...
    tvlerde ve basında en yoz, en iğrenç ilişkiler, bireycilik, çıkarcılık gece gündüz empoze edilir.
    100 kişilik solcu eylemlerine 500 polis gönderilir, panzerlerle biber gazlarıyla ortam terörize edilir, halkın solla olan bağları koparılır.
    mafyatik, yasadışı her tür örgütlenmeye izin verilir, delikanlı kültürü yüceltilir, liselerde binlerce polat alemdar dolaşmaktadır, fakat üniversite kapıları sımsıkı kapalıdır, mezun olanın ise iş bulma şansı bile yoktur.
    kapkara bir yoksullukla boğuşan halk televizyon manyağı yapılmıştır. orwell'in 1984'üdür sanki karşımızda duran: robotlaştırılmış, pelteleşmiş, milyonlarca kişilik bir ordu...
    sessiz, tepkisiz, çoğu ruh hastası, cinnet geçirmeye, adam öldürmeye eğilimli yüzbinlerce insan...
    sol yoktur, solun adından bile korkulur, sol diye karşımıza çıkan başında baykal isimli bir idiotun bulunduğu, yarı askeri, despotik bir partidir...
    velhasıl, iklim faşist bitki örtüsü oluşumuna müsaittir,
    faşizm bu ülkenin bitki örtüsüdür...
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük