siyasi bir davada hukukun katline ve haksızlığa duyulan infialin dışa vurumudur. özellikle tutuklama kararlarına itirazları reddeden basmakalıp red gerekçesine muhalefet eden mahkeme başkanının hukuk dersi veren muhalefet şerhi incelendiğinde, bu davanın açılmasına neden olarak gösterilen CD.lerin sahte olduğuna dair bilirkişi raporları olduğu, listelerde adı geçen bazı görevlilerin plan seminerleri sırasında yurtdışı görevlerde oldukları, sadece listede adları var diye tutuklandıkları, yurtdışındaki görevlilerin kaçmayıp ülkeye geldikleri halde kaçma şüphesiyle tutuklandıkları, bu durumda tutuklamanın izah edilemeyeceği, hukuki nitelemenin hatalı olduğu, sonuçta altı ve içi boş bir dava olduğu, hukukun ve insan haklarının çiğnendiği, yeni delil olmamasına rağmen, yeni delil varmış gibi tutuklama kararları verildiği, insan olanın vicdanını sızlatan uygulamalar olduğu anlaşılmakta ve sahte demokratların yüzüne atılan tokatın sesi güçlü bir şekilde duyulmaktadır. mahkeme başkanının dediği gibi, bir darbe planı yapılmış olsa bile, bundan gönüllü şekilde vazgeçilmiş olduğu açık olduğu için teşebbüs suçu oluşmadığından, bu dava topaldır. toplum ve dünya nazarında itibarı kalmamıştır. haksız iş bir yerden açık verir, ele ayağa dolaşır. sonuçta hukuk siyasetin elinde oyuncak ve toplum üzerinde bir baskı ve en önemlisi tahrik aracı olmaktan çıkarılmalıdır.
